Yeni Yıl’da Aydın…

Rejim çatışması ve insanların genel ekonomiyi oylaması nedeniyle CHP’nin sandalyeyi ters koyup kazanacağı seçimleri, sürekli oy kaybetmesine ve partisine kaybettirmesine rağmen kendisine maleden, kendisini partisinin üzerinde gören Özlem Çerçioğlu, bekleneni yaptı. Yok efendim yılın son anketinde en başarılı ikinci belediye başkanı seçilmiş. Hem de Ekrem İmamoğlu'ndan fazla teveccüh görmüş de müş müş...

Biz bunları çok yaşadık sevgili Aydınlılar. Özlem Çerçioğlu her sıkıştığında arkamda halk var mesajı vermek adına, bu düzgüsel anketlere sarılır. Düzgüsel diyorum çünkü bildiğiniz düzmece. O kadar anket firmasının sıralamaya bile almadığı, CHP’nin gerek anketlerinde partisine şu anda 7 puan kaybettirdiği açığa çıkan Çerçioğlu geçmişte aynı senaryoları yapmıştı. Yani partisinin oyunun yedi puan altında çıktığı yazıldı...

Bilindiği gibi yıllar önce ORC firması vardı. Hatta hakkında dolandırıcılık davaları olduğu haberlere yansımıştı. Onun bir buçuk saatliğine şu günün parasıyla milyonlar ödenerek, ders verildiği yargıya kadar yansımıştı. Bu da ballı baldız ihalesi olarak tarihe geçmişti. Karşılığında postu Aydın'a seren Mehmet Pösteki, Çerçioğlunu hep ilk üç hatta birde gösterirdi. Arkasından Sonar-Hakan Bayrakçı ile anlaştılar. O da ne. Ona da milyonlarca liralık yazılım ihalesi vermiş Özlem Hanımcığımız.

Necip Hablemitoğlu cinayet zanlısı Avukat Levent Göktaş'a bile davalar karşılığı bırakın normal ödemeler, adama elektirik direkleri işi vermişler. Yine milyonlarca lira kayıp, çünkü direkler bulunamadı. Hayali ihalelerle Çerçioğlu avanesine dağıtılan ve peşine düşülmeyen milyonların buharlaşması olayı...

İşte şu anda darmadağın halde olan, Aydın Asliye ve Ağır Ceza Mahkemelerinden eldeki deliller uyarınca ceza almaları kaçınılmaz hale gelen, haklarında yine onlarca soruşturma ve suç duyuruları devam eden Özlem Çerçioğlu ve avanesi, içinde bulaştıkları gayri ahlakilikleri, gayri hukukilikleri unutturmak isteyip kendilerini kutsarken, ben dahil çok kişiye yeni yıl için göndermede bulunmuşlar. Hatta benim için, “Can'sız” falan yazmışlar. Valla biz dokuz canlıyız.... Yakında canınınız çıktığında anlarsınız...

İşte böyle artık trollere, sahte hesaplara kadar düşmüş zihniyet ile Aydın yeni yıla girerken, bizlerinde Yaradandan yeni yıl için niyazlarımız olacaktır elbet.

Başlayalım mı;

1- Çeşitli kadınlarla kendi porno filmlerini çekip sağa sola dağıtanların önce genel sekreter sonra teftiş kurulu başkanı yapılmadığı,

2- Hakkında evliyken eşini sekreteriyle aldattığı, yetmez gibi onu da başkasıyla aldattığı dillere düşen,

3- İki kez mahkemeden yüz kızartıcı suçlar nedeniyle ceza alıp memuriyetten atılması gerekirken Genel Müdürlük koltuğuna oturtulanların görevden alındığı,

4- Evrakta sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlamaları delillendirildiği halde hala Genel Sekreterlik koltuğunda oturup trollük yaptıkları milletin diline pelesenk olanların koltuk işgal etmediği,

5- Özlem Çerçioğlu dahil tamamına yakını yolsuzluk ve usulsüzlük iddialarıyla mahkemelerde yargılanmakta olan,

6- 14 milyona ihaleye çıkılıp şu anda bir milyar ikiyüz elli milyon liranın restorasyon ayağı buharlaştırıldığı Aydın Tekstil’deki rezaletlerin hukuk önünde ortaya konulduğu,

7- Mansur Yavaş'ın on katına maledildiği defalarca yazılıp yalanlanamayan,aynı yerlere defalarca asfalt dökülüp para ödenmiş gibi halkın parasının buharlaştığına ilişkin belgeli yayınlara cevap bile veremeyen,

8- Daire başkanlarının milyon dolarlık lüks mekanlar açacak parayı nereden bulunduğunun ortaya çıkarılacağı,

9- Taş döşeme işçilerinin mafya babacıklığı oynayıp ne idüğü belirsizlerle birlikte, kahpece bir kişiye üç kişi arkadan saldırılmadığı,

10- İmar rüşvetleri yüzünden halkın belediye binalarını basıp, “Her odada ayrı soyuluyoruz” diye bağırmadığı,

11- Yaklaşık 20 milyar lirayı bulduğu öne sürülen imar ve ihale vurgunlarının hesabının sorulduğu,

12- Hedef gösterien personelin helalara varana kadar takip ettirilmediği, kabin içerisinde tuvaletlerini yaparken ayakkabı fotoğrafları çekilerek başka yerde kendi ürettikleri gölgelerle kumpasların kurulmadığı,

13- “Emekli aç aç, Millet perişan” deyip oy isteyenlerin çocuklarının hop hop Burhan Altıntop komedisi misali sapkınlarla sefa sürmediği,

14- Yaklaşık dokuz yıldır süren yolsuzluk ve usulsüzlük davalarının sona erip Aydın'ı soyulmuş sosis gibi soyanların, kabak gibi bütçeyi oyanların hak ettikleri cezaları aldıkları,

15- Bu yapılanmaya çanak tutan devlet içindeki bir avuç arsız, yüzsüzden de hesap sorulduğu, bir Aydın hayalim var desem, Özlem Çerçioğlu ve avanesi yine üzerlerine alınıp bize saldırırlar mı acaba?

Özlem Hanıma da yeni yıl uyarısı diyelim...

Valla bizler can, siz ve her türlü gayri ahlakiliği, gayri hukukilikleri dillere destan avaneniz canan... Biz de var dokuz can, sizin cenah dönmüş sıkılmış limon kabuğuna, olmuş maydanozcu kezban...

Öyle bırakın çakma anketçileri, halkın yüzlerce milyonunun iç edildiği konserleri, iki fide, üç kaşık pilav dağıtıp, yandaş belediye başkanlarınıza çorbacıbaşı gibi çorba var çorba var diye bağıttırıp, gerçekleri gizleme çabalarını.

Hakkında en çok dava ve soruturma süren, personelinin tamamına yakını bu suçlamalarla kendisiyle beraber yargılanan, çok sayıda ismin ceza aldığı, sadece Aydın değil tüm Türk siyasi tarihinin adı en çok şaibe ile anılan siyasi ismi haline geldiniz...

Türkiye'deki tüm belediye başkanlarının dosyalarını toplasannız, sizin hakkınızdaki kadar tutmuyor. Aslında sizden utanmanızı beklemiyorum. Çünkü yaşam ve siyasi düsturunuzda, hakkını yemeyelim eşiniz Ercan Efendi ile beraber bu yok...

Utanmasınnı beklediğim Devlet-i Aliler,

1- Neredeyse bir kuşaktır süren davaları kuzu gibi seyreden Adalet Bakanlığı

2- Memuriyetten atılması gerekenlerin asaletini onaylayan Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı

3- Tüm deliller ortadayken, adeta suçlara gereğini yapmamak adına bir türlü görevlendirdikleri müfettişleri Aydın'a yollayamayan İçişleri Bakanlığı...

Asıl buralarda utanma duygusu olanların, bunun yanında helal süt emmiş vatan evlatlarının gereğini yapıp yapmayacaklarını merak ediyorum...

Çünkü gerçek anlamda gereği yapıldığında Aydın'da Özlem Çerçioğlu ve avanesi döneminde yaşanan gayri ahlakiliklerin, gayri hukukiliklerin Meydan Laurusse Ansiklopedisi gibi ciltler değil, odalar dolusu kepazeliğin ortaya saçılacağı, kendisini Atatürk ve CHP arkasına saklamış Çerçioğlu avanesinin gerçekte nasıl hiç bir ideolojik görüşü bulunmayan, sosyolojik tanımıyla mafyalaşmış burjuva faşizmi anlayışıyla bu şehrin yağmalandığı, açıkça ortaya çıkacaktır. Ve emin olun Özlem Çerçioğlu siyaset sahnesinden çekildiği gün, Aydın’da zulüm, talan ve yağma döneminin sona erdiği gün olarak kutlanmalıdır...

Asıl korkusu zaten budur... Koltuktan gittiği an tüm bu skandalların ortaya saçılması, mahkemelerde ömür boyu sürecek hesap verme dönemi..

O yüzden kendi partisine dahi bazen emrivaki bazen şantaj yapma, gık diyeni ama medya ama fiziki saldırılarla susturma telaşındalar...

O korku nedeniyle ana kraliçe gibi tahtı oğullarına devretme çabasında. Valla Aydın uçar uçar... Düşünsenize Caner Çerçioğlu Belediye Başkanı, Kerimcan Durmaz Genel Sekreter, Miray Daner ASKİ Genel Müdürü, küçük oğlan Şefik tüm organize sanayilerden ve sanayi odasından sorumlu üst kurul başkanı, Ercan Çerçioğlu perde gerisinde gölgedeki beyin, Aydın dünya kenti olur dünya kenti...

AZİZ NESİN AYDIN’I GÖRSE KESİN RAKAMI YÜKSELTİRDİ

Ahaliye de çağrımızdır. Aydın'da 17-25 Aralık sırasında çoğu CHP’li, “Hırsız varrrr” diye paylaşımlar yaptı, naralar attı. Bence o tayfayı uzakta aramayın, kendinizi Aziz Nesin’lik yapmayın...

Güzel kardeşim kaç defa yazacağız...AydınTekstil Park 14 milyona ihale edildi, bir milyar 250 milyon gitti hala restorasyon bitmedi. Restorasyon falan da yok çalışmada. İşçilere yevmiyelerini veriyorlar, onlar akşama kadar geziyor, diğer taraftan mükerrer ve naylon ihalelerle milyarlar birilerinin cebine giriyor. Sizi de oraya topluyorlar. Bir birinizi boyayıp, konserler eşliğinde deli danalar gibi zıplıyorsunuz. Üzerine bir de konserlerden soyuluyorsunuz.

Milyarlarınızı ceplerine aktaranlar hem sizi soyuyor, hem kendilerini alkışlatıyor, alkışlatırken de konser masalı bir kez daha soyuyorlar. Rahmetli Aziz Nesin, yattığı yerde dört dönüyordur... Rakamı eksik mi verdim diye...

Az hesap sorun, CHP’ye “Çerçioğlu ve avanesini aday gösterdiğiniz anda sandığa gitmeyiz deyin”, bari soyulmanın neresinden dönerseniz kardır... Hem de az zeka sahibi olduğunuzu kanıtlamış olursunuz...

CHP içerisinde bu rezilliklere susmayan, bu yolda ağır bedeller ödemesine rağmen ısrarla mafyalaşmış burjuva faşizmi anlayışına teslim olmayan gençlere ve partililere de bu vesileyle selam olsun...