- Şu Başkanlık Sistemidenen garabet, felaketimiz oldu. Halk kutuplaşmış iki tarafta çaresizce git geloynuyor. Sonuç Cumhur İttifakı da CHP-DEM kanadı da, “Sandalye koysakkazanırız” mantığında. Bu da bildiğiniz derebeylik tipi siyasi yapılanmalarıberaberinde getiriyor.Yetkiyi alan,“Kanun da benim nizam da” diyor.Kılıfınauydurulan kararlarla bildiğiniz her belediyede otokratik bir düzen ortayaçıkıyor. Minik minik Tanrı Kral ya da Kraliçelerle uğraşıyoruz. Şahsıma kimseyebir kinim ya da husumetim yok. Sadece bu tür yönetim anlayışını toptanreddediyorum. Ve sonu felakettir diyorum.
Bunun sıkıntıları elbet Aydın'a da yansıyor. Ve daha önce debelirttiğimiz gibi Özlem Hanım tam otorite ve tek elden yönetim isterken bunakarşı çıkanlar oluyor. Sonuç linçedebiyatı... Artık medya dahil her dönem, “Özlem Hanımın yeni kurbanı kim olacak?” sorusu üzerinden,loto-toto oynanıyor. O istemediği için koltuklarını kaybeden siyasetçiler,marifetmiş gibi tek tek sayılıyor. Yeni seçilenlere de, “Onlar gibi çöp olursunuz” başlıklı tehditler, havada uçuşuyor.Sanki, “Siyasette seri cinayetler”belgeseli izliyoruz.
Yeni dönemde KuşadasıBelediye Başkanı Ömer Günel ile başladık.
Ankara'dan edindiğim son bilgiler, Özlem Hanım kendi olmasada birilerinin dosya hazırlayıp, ÖmerGünel'i parti suçu işlediği gerekçesiyle CHP’den ihraç ettirme planlarınıortaya koydukları yönünde. Ömer Günel'iadap-edep içerisinde eleştirmek, onunla siyasi mücadele vermek başka, bu türişlerden medet ummak başka.
Parti suçunun gerekçesiise, Kuşadası Belediye Eski Başkanı Fuat Akdoğan'ın, “Yerelde desteğimiz ÖmerGünel’e, BŞB’de Mustafa Savaş'a” açıklamasıymış. Sanki Ömer Günel'e destek verir gibi yapıp onu zor duruma sokmak içinyapılan, art niyetli bir açıklama gibi geldi bana.
Peki bu parti suçu ise ErgünPoyraz'ın yıllardır eski Koçarlı Belediye Başkanı Mutlu Öztürk, CHP Aydın Milletvekili Hüseyin Yıldız, AYBA eski Koordinatörleri, son olarak Ömer Günel hakkındakiküfür-itham-hakaret-iftira boyutundaki açıklamaları ne olacak? Bunlar eleştirimiydi küfür mü? Seçimlerde FETÖ döneminin Adalet Bakanı Sadulah Ergin'in CHP’den aday yapılması nedeniyle CHP’ye oyvermeyeceğini de açıkça beyan etmişti. Buna rağmen CHP’de üye hatta Koçarlı'damahalle delegesiydi.
Ya o parti suçu değil mi? Ve Özlem Hanımın Ergün Poyraz'ı kabul edip kitap desteğisözü parti suçu oluşturmaz mı?
Yetmez daha önce duyurduğumuz gibi AK Partili Fuat Akdoğan'a yüzlerce milyonluk imarkıyağı nerden geçilmiş? Aydın BŞB komisyon-meclis-bürokrasisin üstün gayretleriyle.Hem de 2017-2022 yıllarında iki kez. Bir bölü beş binlik BŞB uhdesindeki nazımimar planlarıyla.
2017’de Aydın BŞB AK Partililere bu yüzlerce milyonluk imarrantını sağlarken Ömer Günel mivardı? 2022’de tekrar niye BŞB Meclisinden geçirilmiş aynı kararlar?
Hangi gerekçeler ve hangi perde gerisi ilişkilerçerçevesinde yaşanmış bunlar?
Valla bu imar kıyağı, Özlem Hanım ve Aydın BŞB’ye madalyagibi yapıştı. İzahı olmadığı için müzahını yapıyoruz. Perde önünde dırlaş,perde gerisinde Aydın BŞB olarak AK Partililere yüzlerce milyonluk kıyak geç.Bu da parti suçu değil mi?
İşin insanı gülümseten ayrı yanı var. Bunları kalemealdıktan hemen sonra BŞB’den bildik haber yaptırıldı. “Aydın Şafak Gazetesi'ne bürokratlardan suç duyurusu.” YıllardırÖzlem hanım ile böyle geçinip gidiyoruz işte.
Biz bilgili belgeli gerçekleri ortaya koyduğumuzda, akabinde“Hemen suç duyurusu” başlıklıhaberler servis ediliyor. Bu da Özlem hanım ile aramızdak orta direk tiyatrosu.
Suç duyurusu falan yapacakları da yok zaten. Tek dertlerihaberi itbarsızlaştırmak, bizlerin gözünü korkutmak, korkan bürokratlarınyüreğine su serpmek. Bekliyoruz o suçduyurusunu.
İşin acı yönü haber içersinde, “Aydın BŞB’ye muhalefetiyle bilinen Aydın Şafak Gazetesi” ibaresikullanılmış.
Biz asker postalı boyar gibi gazetecilik yapmıyoruz. Önceliğimizkamu menfaatidir. Asli gerçekliklerin halk tarafından bilinmesidir. Özlem Hanımya da bir başkasına karşı ne kin ne husumetimiz yoktur. Sadece ülkemiz veşehrimiz güç zamanlardan geçiyor. Biz özlem Hanım'ın ve Aydın BŞB’nin daha daiyi olmasını isteriz ki şehrimiz nefes alsın. Verilen sözler tutulsun, bizlerde her daim destek olalım.
Peki işler böyle mi?
Bakın size EGE-ET örneği. Seçim önü Özlem Hanım ne sözvermişti; “Emeklilere sürekli yüzde 20indirim...” Seçim sonrası ne oldu? İlk bir ay içerisindeKuşadası-Didim-Efeler Mimar Sinan Mahallesi'nde indirimler kalkmadı mı? Biz neyazmıştık; “Kurbana kadar kademelikaldırılacak...” Ne yazdıysak o çıktı...
Bu Aydın BŞB veya ÖzlemÇerçioğlu'na husumet midir?
Yazılarımızda Özlem Hanımı incitecek tek bir ifademiz varmıdır? Hatta kalbi kırılmasın diye EGE-ET’de Aydın BŞB Voleybol Şubesi'nesponsorluktan dolayı zimmet çıktı iddialarını bile gündeme getirmedik. Sonuçtao fatura da halka kalacak değil mi?
Oysa Özlem Hanım'ın yapması gereken neydi?
Bazı emeklilerimiz aylık on bin lira alıyor, evi barkı bilekira. Bazı emeklilerimiz ise yazlık kışlık, kirada ev dükkan ne ararsan var.Yapılması gereken gerçek ihtiyaç sahiplerinin belirlenip, bir kritere göre buişin sürdürülebilir kılınmasıydı.
Bunları yazmayalım mı?
Eksik ya da yanlışları göstermeyelim mi?
Böyle hem de CHP’de parti içi siyasi seri cinayet belgeselleriizlemek zorunda mı bu şehir?
Ömer Günel ilebaşlayan bu sürece izin verilirse ondan sonraki kurbanlar hangi belediyebaşkanları olacak acaba?
Bunlarla uğraşacağınıza, bakın önümüzdeki tehditlere.
Sahiller gerialınıyor.
Bu karara da ilk bizkarşı çıktık. Alınan kararın belediyeler elindeki ve kamu kontrolündekisahillerin mafya hesaplaşmaları ve her türlü suça açık hale getirileceğikonusunda halkı aydınlattık.
Başka yazarlarımız da konunun ciddiyetini anladılar veişlemeye başladılar.
Peki Aydın BŞB, İlçe Belediyeleri ve Özlem Hanım'ı savunan,halkın haklarını, kamu düzeni ve güvenliğini önceleyen bu haberimiz de mi sizemuhalefetti Özlem Hanım?
Şimdi döneceğizsilbaşa...
Sahiller olacak çöpyığını.
Mafyanın hesaplaşmaalanı.
Halk sandalyeatamayacak deniz kıyısına.
Şimdiden başladılar.
Daha bu karar çıkar çıkmaz Kuşadası sahilindeki otellerbildiğiniz alanları parsellemiş.
Kuşadası Belediyesi ya da sizin müdahale hakkınız kaldı mı?
Siyasileri ve medyasıyla ortak şekilde bu tehdit vetehlikeye karşı mücadele etmemiz gerekirken “Özlem Hanım şunun kellesini alacak, bunun kafasını koparacak, şunuattıracak, bunu devşirecek…” Bunlarla mı uğracağız…
Aziz Türk Milleti veSevgili Aydınlılar.
Şehir için topyekün mücadele gerekirken, “Kuşadası Belediyesi'nden bilboradlar gerialındı, tahakküm sona erdi” başlıklı haberlerle muhatap oluyoruz.
Sanki Kuşadası Belediyesi işgal kuvveti, Aydın BŞB Kuvva-ıMilliye.
İyi de sahillerde olduğu gibi o bilboardları da Aydın BŞBsözleşme ile devretmişti ilçe belediyelerine. Daha sonra Aydın BŞB’den yapılanaçıklama, zaten servis haberdeki husumeti ortaya koydu ve bildiğiniz kendileriniyalanladılar.
Kuşadası-Didim-Söke-Nazilli'deki tüm reklam alanları geriyealınmış.
O zaman diğer ilçeler niye habere konu değil?
Kim servis ettiyse bayağı acemilik. Ve gerek yok bu işlere.Hem CHP’ye zarar hem Aydın'a... Hem de Özlem Hanıma...
Bir sonraki dönem, “Herkeshaksız da tek siz mi haklısınız?” diye CHP Genel Merkezi size tavır koyarsane olacak?
Yılmaz Büyükerşen dahi emekli edildi Özlem Hanım...
O zaman yapılması gereken basit.
Mücadeleci bir yapınız var. Bu şehirde iz bırakan bir başkansınız.Gelecekte sizin gibi dört dönem seçim kazanan başka biri her halde bir dahaçıkmaz. O halde enerjimizi bu ufak tefek siyasi husumetlere değil, şehrimizinortak çıkar ve değerlerine harcamamız asıl sorumluluğumuz değil mi?
Doğruyu yaptığınız her işte yanınızdayız...
Fakat artık halet-i ruhiyyemiz, Aydın'ın neredeyse tamamınahakim CHP içerisindeki bu kısır çekişmeleri kaldırmıyor... Bu gün dönemselyetkiyi veren halkın, yarın da aynı şekilde davranacağına kim garantiverebilir?
Bu defa ekonomiyi oylayan halkın 2029’da belediyeciliğioylaması durumunda bunlar CHP’nin karşısına çıkmaz mı?
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.