Sanal Şebeklik..

Skandallar merkezi, Didim Belediyesi’nde gün geçmiyor ki yeni bir skandala imza atılmasın.

Göreve yeni başlayan ithal basın danışmanlarının da bu kadar rezilliği örtme çalışmaları sonuç verecek gibi görünmüyor.

Bu ithal arkadaşlar aldıkları avantanın hakkını verme gayreti içerisinde Kadıköylü Atabay'a cila üstüne cila çekseler de, malzemenin tutar yanı kalmadığından bir türlü mat renginden, parlak renge dönemiyor.

Hayır o değil de koskoca adamı kandırıp, "Filtresiz sorular" diye uyduruk bir sanal şebekliğe alet etmişler.

Soruların filtreden geçmediğine kim inanır. Kadir İnanır seviyesizliğinde bir bayat espri de biz yapalım da, arkadaşların çabalamaları boşa gitmesin.

Gerçekten filtresiz olsaydı, bazı dostlarımızın soruları eline tutuşturulur, onlara cevap verilirdi.

Tabi verecek cevabı olsaydı.

Onlar filtreli, filtresiz takıla dursunlar, meydanı boş bulan bazı uyanıklar belediyeyi soymaya devam ediyor.

Hadi biz de buradan modaya uyup, önce filtresiz bir soru soralım.

Ballandıra ballandıra reklamını yaptığınız Fevzipaşa Plajı çalışması sırasında yıkılan yapılardan çıkan hurda demirlerin akıbeti nedir?

Hemen sorumuza filtre takıp cevap verelim.

Çaycılıktan alıp, saha amiri yaptığınız şahıs tarafından belediye garajına getirilmesi ve satılarak belediyeye gelir olması gereken hurdalar yaklaşık 30 bin, yanlış okumadınız, 30 bin TL'ye hurdacılara satılarak cebellezi edilmiş olduğu haberi bizlere kadar ulaştı.

Peki bu hurdaları satan şahıs kim diye soracak olursanız, adı bizde var ama e onu da bi zahmet kıçlarını kaldırıp kendileri bulsunlar.

Taaa Aydın'a kadar ulaşan bu skandal bilgi Atabay efendiye ulaşmamış mıdır? diye soracak olursanız, size söyleyeceğimiz tek şey, yönettiği belediyenin hangi birimine hakim ki, garaja da hakim olsundur.

Onun hakim olduğu iki konu, psikologların dahi çözüm bulamadığı, MARİL OTEL takıntısı ve muhalif gazetecilere dava açma hobisi.

Bunun yerine kalkıp, hazine arazilerine işyeri ve villa yapan yalakalarının villalarını yıkacak değil ya!

Dürüstlük maskesi altında bu kadar yolsuzluğa geçit veren başka bir siyasetçi bu güne kadar Aydın'a gelmedi.

Her cukkalı işin içinde olan, Ticaret Odası Başkanı Hilmi Erbaş’ın ajan olarak yanına verdiği Ali Coşkun efendinin oğlunun, babasının kartviziti ile DİTAB Başkanı Sevinç Karataş’a üç kuruşluk işi 10 kuruşa yaptığını da yeni öğrendik.

O skandalın da belgeleri elimize geçer geçmez sizlerle paylaşacağız.

Görünen o ki, babası yetmemiş, belediyeyi soymak için oğlu da çuvalı sırtlayıp gelmiş.

Hep dediğimiz gibi;

Her Bolu Beyi’nin, onun hakkından gelecek bir Köroğlu’su vardır.

Önce Didim halkına, sonrada adalete hesap vereceğiniz günler çok yakın.

Makam koltuğu kıçınızın altından bir alınsın, o çok güvendiğiniz Savcılar var ya dostunuz muymuş o zaman anlayacaksınız her şeyi..

Saygılarımızla…

AYDIN ŞAFAK