Dün yayınladığımız, “Didim’de büyük vurgun” http://www.aydinsafak.com/didim-de-buyuk-vurgun-h4882.htmhaberimiz ardından, CHP Genel Merkezi’nde büyük hareketlilik ve olayın içindeki kişilere tepki dalgası oluştuğunu okurlarımıza aktardıktan sonra, haberimizin ikinci bölümüne yani kamu aleyhine, hukuk hiçe sayılarak planlama ve uygulama aşamalarının nasıl gerçekleştiğini aktarıyoruz.
Dün kamuoyuna duyurduğumuz araştırmalara ve belgelere dayalı haberimizde SGK’ya ait ve değeri 150 milyon lirayı bulan kamu arazisi ihalesine girilmemesi için Belediye Başkanı Ahmet Deniz Atabay tarafından katılımcılara baskı yapıldığı, belediye tarafından arazinin alınacağının söylenerek gözdağı verildiği, fakat ihale günü belediye yerine sadece TRİO isimli ve CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba’nın ağabeyi Hür Ağbaba’nın ortağı olduğu firma, ihaleye katılımın belediyece engellenmesi ve bu nedenle artırım olmadığı için 150 milyon değer biçilen yeri 18 milyon liraya aldığı kamuoyuna duyurulmuştu.
ŞEYTANİ PLAN NASIL KURULDU
20 Mayıs 2022 tarihinde aynı anda 9 kamu arazisi ihalesi yapıldı ve bunlara 15’er civarı iş insanı veya tüzel kişilik açık artırma usulü teklif verirken, büyük vurgunun yaşandığı arazi için ihaleye sadece iki firma katıldı. Biri şeklen ihaleye girdiği için artırımda bulunmadı ve 150 milyonluk altın gibi değerli arsa cüz-i bir artırım yapan CHP Genel Başkan yardımcısı Veli Ağbaba’nın ağabeyi Hür Ağbaba’nın hissedarı olduğu TRİO firmasında kaldı.
Fakat ihale süreci öncesi yaşananlar, “Şeytanın aklına gelmez” dedirterek, öğrenenlere parmak ısırttı.
Didim Belediyesi tarafından, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun “Hırsızlık-yolsuzluk” şeklinde tanımladığı yasa dışı hem de iki kez 21-B ihale yöntemiyle yaptırılan Anfitheatre binasına bitişik 5 bin 824 metrekare SGK’ya ait arazi, SGK ile hiçbir kiralama ya da sözleşme-anlaşma yapılmadan ihale öncesinde rekreasyon alanı haline getirildi. Çeşitli ağaçlar dikilerek yeşillendirmeler yapıldı ve böylece SGK’nın ihaleye çıkardığı araziye Didim Belediyesi tarafından alınacak süsü verildi.
Böylece yeri belediyenin alacağı algısı yaratılarak ihaleye girmek isteyen kişilerin önü kesildi.
Oysa 4734 sayılı kamu ihale kanunu 5. Maddesinde, “İmar ve mülkiyet problemi çözülmeyen bir yere kamu kurumları para harcayamaz” hükmü yer almaktadır. Kısaca vurgun için kılıf hazırlayan Didim Belediyesi Başkan ve yetkilileri, kılıfı dahi kanun dışı şekilde ve kamunun kaynaklarını kullanarak gerçekleştirdi, kamu zararına neden oldular.
SGK Genel Müdürlüğü - Aydın İl Müdürlüğü - Didim Kaymakamlığı ve Aydın Valiliği ise kamu arazisinin Didim Belediyesi tarafından yasa dışı şekilde resmen işgal edilip üzerinde çalışma yapılmasına, sonra ise vurgun amaçlı kullanılmasına sessiz kaldılar. SGK’nın şikâyet etmesi, Kaymakamlık ve Valiliğin soruşturma açması gerekirken bu konuda tek bir işlem yapılmadı. Bu da Didim’de devletin olmadığını değil hiç olmadığı gerçekliğini gözler önüne serdi.
VURGUN NASIL YAPILACAKTI
Edinilen bilgilere göre; Didim Belediyesi tarafından kanuna aykırı şekilde rekreasyon yapılarak Belediye tarafından kullanılacak süsü verilen ve 20 Mayıs’da yapılacak ihale öncesi bizzat Belediye Başkanı Ahmet Deniz Atabay tarafından ihaleye katılacak kişi veya tüzel kişilikler aranarak yerin belediye tarafından alınacağı belirtilerek ihaleye gireceklerin önü kesildi. Daha sonra yapılan ihalede 150 milyonluk denize sıfır SGK’ya ait kamu arazisi, 18 milyon liraya CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba’nın ağabeyi Hür Ağbaba’ın ortağı olduğu TRİO firmasında kaldı. Herkesin ihaleye katılıp alacak zannettiği Didim Belediyesi ise ihale günü kayıplara karıştı ve ihaleye katılmadı.
Siyaset ve Devlet kurumları içerisinde yaptığımız araştırmalar sonrası asıl gündemi sarsacak şu istihbari bilgiye ulaştık.
İddialara ve ulaşılan bilgilere göre;
Hür Ağbaba firması üzerinde yasa dışı şekilde rekreasyon yapılan ve ihaleye katılım olmaması için ihaleye fesat derecesinde kişi ve kurumlara baskı yapılarak 18 milyona kalan yer, olay unutturulduktan sonra en geç bir yıl içerisinde yaklaşık 150 milyon lira bedel karşılığı Didim Belediyesi tarafından kamulaştırılacaktı.
Böylece Hür Ağbaba firması 18 milyon yatırıp, kamu kaynakları üzerinden 150 milyonluk bir vurgunu hayata geçirecekti.
Karşılığında ise sadece Akif Hamzaçebi değil aynı zamanda CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, ağabeyine dolayısıyla kendisine yapılan bu kıyak nedeniyle, halk nazarında hiçbir itibarı kalmayan Ahmet Deniz Atabay’ın tepeden inme üçüncü dönem adaylığına, adaylığı söz konusu olmuyorsa İstanbul’dan seçilebilecek bir yerden milletvekili adaylığı için destek vereceklerdi.
Tüm bu şeytani plan ve vurgun çarkı ise, kamu kaynakları yağması üzerinden gerçekleşecekti.
Geçmişte SGK Genel Müdürlüğü yapan ve ekranlarda sürekli kamu hakkını - yetim lokmasını savunan CHP Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na soruyoruz:
1- Siz “21-B hırsızlık ve yolsuzluk, hesabını soracağım” derken Didim Belediye Başkanınızın neredeyse tüm ihaleleri, (Çocuk parkı malzemeleri dahil) 21-B ihale usulü gerçekleştirdi ve hepsinde açık vurgun mevcuttur. Yapılan işi emsal olarak başka firmalara sorabilirsiniz. Durum bu iken o hırsızlık-yolsuzluk dediğiniz 21-B ile yapılan Anfitheatre açılışına gelip yolsuzluk ve hırsızlık dediğiniz 21-B günahlarına ortak olacak mısınız?
2- Belgeleriyle, delileriyle ortaya koyduğumuz şekilde, SGK arazisi üzerinde, toplantılarınızda karşınızda bacak bacak üstüne atarak oturacak kadar size saygısı bulunmayan Belediye Başkanınız Atabay’ın yeniden adaylık için Genel Başkan Yardımcınız Veli Ağbaba’nın ağabeyi Hür Ağbaba ile kurguladığı ve sahnelediği büyük vurgun konusunda, SGK eski Genel Müdürü olarak siyasi anlamda gereğini yapacak mısınız?
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.