Çifte standart..

Son günlerin gündemi malum.

HDP milletvekili Saliha AYDEMİR’in polise tokat atması ve akabinde hakkında fezleke hazırlanarak milletvekilliğinin düşürülmesi için TBMM gündemine gelmesi.

Buraya kadar bir sorun yok.

Bizlerde polise kalkan ellerin kimin olduğuna bakılmaksızın en ağır şekilde cezalandırılmasından yanayız.

Tabi bu çirkin olayı gazete ve televizyonlarda gördükçe aklımıza hemen alkol duvarını aşmış bir şekilde kendisini sakinleştirmeye çalışan polislere birden çok yumruk atıp, küfürler ettiği video görüntüleri ile kamuoyuna yansıyan Didim Belediye Başkanı Ahmet Deniz ATABAY geliyor. Ve hemen ardından başta İçişleri Bakanımız Sayın Süleyman SOYLU olmak üzere yetkililere soruyoruz.

HDP milletvekili Saliha AYDEMİR için işleyen yasalar Didim Belediye Başkanı için neden işlemiyor?

Olay gecesi sadece polise yumruk atıp, hakaret etmekle kalmayan Didim Belediye Başkanı Ahmet Deniz ATABAY, yanına aldığı HDP’lilerle gecenin bir yarısı devletin kaymakamının konutunu basmaya kalkmış, demir kapıları tekmelemiş, “Devlet nerede, devlet çabuk buraya gelsin” diye avaz avaz bağırarak adeta devlete meydan okumuştu. Bu olayı da gazeteler “Didim’de eşkıya baskını” başlıkları ile vermişti.

Yaşanan tüm bu rezillik ve skandalların ardından Didim halkı, bu erkan bilmez belediye başkanının sabahında görevinden alınmasını beklerken, olan kaymakam beye olmuş, Sabiha Gökçen Havaalanı’nın bir bölümüne müdür olarak gönderilmişti.

Tüm bunlar, Ahmet Deniz ATABAY’ın devletin içindeki bazı kişiler tarafından korunup ve kollandığını göstermiyor mu? Hem de CHP’li bir belediye başkanı olarak.

Kamuoyundan ve kaynaklardan edindiğimiz bilgilere göre, Emniyet Genel Müdür Yardımcılarından Erhan GÜLVEREN’in yakın dostu olan ATABAY, GÜLVEREN’in aracılığı ile İçişleri Bakanlığı’nın en üst makamlarına ulaşabiliyor, dosyaları bir rica ile sümen altı olabiliyormuş.

Bu durum o kadar toplumu ve kamuyu rahatsız eder oldu ki, mızrak çuvala artık sığmıyor misali Adalet Bakanlığı bu günlerde Didim Adliyesi’ne gönderdiği müfettiş ile sümen altında bekleyen ATABAY dosyalarının hesabını soruyor.

Peki tüm bu rezillik ve skandallardan CHP Genel Başkanı Kemal KILIÇDAROĞLU’nun haberi yok mu? “Adalet adalet” diye günlerce yürüyen kişi olarak kendi partisinde nasıl böyle bir rezalete izin verip, bu şahsı partisinden atmıyor diye soracak olursanız, durumu ancak CHP içindeki karanlık güçlerin ATABAY’ı da korumalarına aldıkları ile izah edebiliriz.

Başta BOLU Belediye Başkanı olmak üzere bir çok belediye başkanı hakkında soruşturma ve partiden ihraç kararları alan KILIÇDAROĞLU’nun devletin polisine yumruk atıp, küfürler eden birinin önümüzdeki günlerde ayağına gidecek olmasının tek bir izahı var.

“Davul Kılıçdaroğlu’nun boynunda, tokmak Atabay’ı parti içinde kollayanların elinde..”

İnancımız odur ki;

CHP’nin Aydın örgütündeki dürüst yöneticileri ve Aydın milletvekilleri oluşabilecek bir protesto eylemine karşı genel başkanlarını uyaracak ve KILIÇDAROĞLU’nun polise yumruk atıp küfürler eden bir belediye başkanının ayağına gitme skandalına engel olacaklardır.

Diğer bir inancımızda;

İçişleri Bakanlığı yetkililerinin, HDP milletvekilinin polise yaptığı kabul edilemez davranıştan daha ağırını yapmış olan ATABAY hakkında geçte olsa dosyaları sümen altından çıkararak gerekli işlemi yapacak olmalarıdır.

ADALET için yürüyenler, temizliğe önce kendi kapılarının önünden başlamalıdır.

AYDIN ŞAFAK