Çayın taşı ile çayın kuşunu vurmak…

Her şey de olduğu gibi insanların da modası vardır. Yeteneğiniz, beceriniz, iş gücünüz olduğu kadarı ile yıldızınızı parlatır ve insanların sizi moda haline getirmesini sağlar. Yapılan eylemde duraksayıp, başarısız olmaya başlanıldıysa istedikleriniz, verdiklerinizi çoktan aşmış demektir. Bu da MODANIZ GEÇTİ anlamına gelir.

Bakış açınızın darlığı ve kendinizi yenilememek, olduğunuz yere saplanmanıza sebep olur.

Bakış açınızı bilgi dahilinde güncelleyip, yön değiştirebiliyorsanız moda edilemezsiniz ve bulunduğunuz mecrada sürekliliğiniz devam eder.

Saplantılı ve egolu kişilikler kolayca modalaşır. Sadece kendini güncelleyen kişilere ve hiçbir şeye yetişilemez, yakalanamaz yani modalaştırılamaz.

* * *

Aydın yerel siyasetinde de Memleket Hareketi Barkan Kalınomuz ile genç ve yenilikçi bakış açısının arkasına kapıldı; ama MODA’dan vazgeçmemek kolaylığını seçen yerel siyasiler, yeniliğin önünü kesti.

Bu konuda kendisini yavan politikaya ve banal siyasilere karşı savunduğum için kınama yazısı yayınlayan Barkan Kalınomuz sessizliğini koruyor.

Barkan Kalınomuz,“görev verilmediği” gibi bahaneler ile kenara çekilirken yönetimlerde olmayışı, çalışmalarda bulunmayışının CHP’yi tüketen sebeplerden biri olan dayılı, taraflısiyaset olduğu her kes tarafından görülüp, öfkeyle karşılanmakta. Modası geçmiş bu politikanın Barkan Kalınomuz örneği ile Memleket Partisi’ne sirayet etmesi, Harekete inanan hatırı sayılır bir kesimi Memleket Parti’sinden uzaklaştırıyor.

* * *

Remzi Uğur cephesinden hiç ses yok! (Susmak ikrardan gelir) sözü bir önce ki makalemdeki iddialarımı doğruluyor.

CHP’de modası geçen Remzi Uğurve partizan ekibi, eski milletvekili Metin Lütfü Baydar ve CHP’nin birbirlerine göbekten bağlı olduğu bilinir. CHP’nin Aydın’daki başarısında büyük payı olduğunu zanneden Remzi Dayı ve ekibi, bu zehirli saplantılarından dolayı Metin Lütfü Baydar’a Efeler Belediye Başkanlığı’na adaylığını koydurmayarak, yanlış karar verdirdiklerini her zaman açıklayıp, pişmanlıklarını dile getirdiler.

Remzi Uğur yaşında bir partizanın ve ekibinin “ikinci evim” dediği partisinden ve birlikte çalıştığı siyasiden bir anda, kolayca vazgeçmesi üstünden atlanacak bir ayrıntı değil! Böyle radikal bir karar ancak vicdan muhasebesi sonucu alınabilir.

Bu ani kararın kolayca uygulanmasına neden olan asıl sebep, birlikte yol aldıkları Metin Lütfü Baydar’a Efeler Belediye Başkanlığı ve başka konularda yanlış kararlar aldırıp, yereldeki liderler ile arasını açması Baydar’ın yıldızının sönme sebeplerinden en etkilisi oldu.

CHP’de modasının bittiğini, sözünün geçmediğini görerek panikleyen Remzi Dayı ve ekibi, Lütfü Baydar’a seçimlerde milletvekilliği için yer açma, hatta liste başı olmasının pazarlıklarını oluşturacak temelleri oluşturmak için kendilerini Memleket Partisi’ne attılar.

Kendi veballerini Aydın ilinde Memleket Partisine ödetecekler, çünkü modaları geçti ve başka çareleri kalmadı. Artık onları besleyen bir CHP ve belediye başkanlıkları yok.

Memleket Partisi’nin vaat ettiği sosyal demokrat eylem yapısının uygulanmasına izin verilseydi, bütün partilerden oy toplayarak Aydın ilinde CHP’yi zorlayacak en keskin parti olabilirdi.

Ama bu dayılı, taraflı, banal ve yavan politikayı CHP’den, Memleket Partisi’ne taşıyanlar Aydın’da bayrağı İYİ Partiye kaptırdı.

Burada da vebal hem Remzi Dayı’da hem de onun politikasını bu harekete katmasına izin verenlerde.

Çayın taşı ile çayın kuşunu vurmak, avların en zahmetsizi ve en masrafsızıdır. Yeter ki çay kenarı sessiz, tenha ve sahipsiz olsun.

Sevgiyle kalın dostlar…