Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’e açık mektup…

Sayın Adalet Bakanı Abdulhamit Gül…

Didim’de Belediye Başkanı Ahmet Deniz Atabay, Meclis Üyesi Ali Çağlar, DİBEL Müdürü Öner Çiçek, Belediye Başkan Yardımcısı Emine Öznur Gündoğdu hakkında açılan toplu tecavüz soruşturmasında, soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısının vermiş olduğu “kovuşturmaya yer olmadığına dair karar” hem kamu vicdanını sızlatmış hem de Adalete olan güveni sarsmıştır.

Didim Cumhuriyet Başsavcılığı yukarıda adı geçen kişiler hakkında kendisine uyuşturucu verilerek toplu tecavüze uğradığını iddia eden bir bayanın şikâyeti üzerine “Kullanmak İçin uyuşturucu Madde veya Uyarıcı Madde Satın Almak, Kabul Etmek, Bulundurmak ve Kullanmak, Uyuşturucu Madde Temin Etme (Başkasına Verme, Sağlama) Kullanımını Temin Etmek, Nitelikli Cinsel Saldırı, Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma, Tehdit, Şantaj” suçlamaları ile soruşturma başlatmış ve 03. 03. 2021 tarihinde (2020/ 5438 Soruşturma ve 2021/ 873 No.lu Karar) “Kovuşturmaya yer olmadığına dair” karar vermiştir.

Verilen bu karar kamuoyu vicdanını derinden sızlatırken Adalete olan güveni de sarsmış, mağdurenin hakları siyasi bir savaşa kurban edilmiştir.

“Kovuşturmaya yer olmadığına dair” verilen kararda, uyuşturucu madde kullanımından hiç söz edilmemiş, Ahmet Deniz Atabay, Ali Çağlar, Öner Çiçek, Emine Öznur Gündoğdu’nun uyuşturucu madde kullanıp kullanmadığına yönelik Adli Tıp Kurumundan kan ve saç teli analizleri yaptırılmadan karar verildiği ortaya çıkmıştır.

Savcılık kararı ile var olan olgular yok kabul edilmiş, yapılan işlemler göz göre göre ortadan kaldırılmış, deliller yanlış değerlendirilmiş, olmayan var, var olan yok gösterilmiş, eksik inceleme ve yanıltıcı düzenlenen raporlarla tecavüz olayının üzeri örtülmeye çalışılmıştır.

(http://www.aydinsafak.com/adalet-mi-bu-simdi-h4210.htm lingi ile yayınladığımız yazıda tüm detaylar açıklanmıştır. Okumak için lütfen haber lignini tıklayınız.)

Mağdure bayan savcılığın kararına avukatı aracılığı ile 15. 03. 2021 tarihinde Söke Sulh Ceza Hakimliği’ne itiraz etmiştir. Ancak, AK Parti ve CHP’li yerel siyasetçilerin işbirliği ile Mahkeme Hakimliği üzerinde baskı kurulduğu, tecavüze uğrayan kadın aleyhine bir karar verileceği şimdiden kamuoyunda konuşulur olmuştur.

Sayın Adalet Bakanı…

Didim’de Savcılığın kararı ile hukukun katledildiği tüm hukukçular arasında dillendirilmektedir.

Batman'ın Beşiri ilçesinde, tabancayla intihara kalkışan ve 34 gün sonra, 18 Ağustos 2020'de hastanede hayatını kaybeden İpek Er, bıraktığı mektupta, Siirt'te görevli Musa Orhan'ın kendisine cinsel saldırıda bulunduğunu ileri sürmesi üzerine Siirt Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianame, Siirt 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilerek, Musa Orhan hakkında, “nitelikli cinsel saldırı” suçundan 12 yıldan az olmamak üzere hapis cezası istemiyle dava açılabilmişken, Didim’de “nitelikli cinsel saldırıya” maruz kalan mağdure bayan da haklılığını ispat etmesi için İNTİHAR MI ETMESİ GEREKMEKTEDİR?

Adaletin vereceği yanlış bir karar sonucu Didim Belediye Başkanı Ahmet Deniz Atabay ve diğer belediye meclis üyelerince “nitelikli cinsel saldırıya” uğrayan mağdure bayan kendisine yapılan haksızlığa dayanamayıp İNTİHAR EDERSE bunun sorumlusu siz olursunuz Sayın Adalet Bakanı...

O nedenle Didim’de siyasi baskılarla üzerinin kapatılmaya çalışıldığı iddia edilen soruşturmanın Bakanlığınızca yeni baştan incelemeye alınması önem arz etmektedir.

Saygılarımızla…