Aydın’da polis korumasında televizyon programı

GAZETECİ DURMUŞ TUNAYA SALDIRI GİRİŞİMİ 

TvDen’de Emin Aydın ile Baş Başa programına katılan Gazeteci Durmuş Tuna'ya, iki kez tehdit ve saldırı girişiminde bulunuldu.

Bilindiği gibi Durmuş Tuna ve Emin Aydın, günler öncesinden birlikte program yapacaklarını duyurmuşlardı. On yıl boyunca Aydın BŞB Başkanı Özlem Çerçioğlu'na en yakın isimlerden biri olan ve yapının adının karıştığı çok sayıda gayri ahlakilikler ve hukukiliklerin tanığı olan Durmuş Tuna, günler öncesinden gerek sosyal medya üzerinden gerekse fiziki tehditlere maruz kaldı.

Durmuş Tuna'nın 3 Aralık 2024 tarihi saat 17.00’de çıkacağı programı engellemek üzere bir gün öncesinden Gazeteci Tuna'nın ikamet ettiği Söke İlçesi'ne giden yaklaşık 15-20 kişilik bir gurubun yakın arkadaşlarına ulaşarak Tuna'ya çeşitli tehditler yönelttiği, bizzat Durmuş Tuna tarafından ekranda açıklandı. 

Daha sonra ise program saatinden önce TVDEN binasına gelen Durmuş Tuna'nın yine bazılarının eli sopalı olduğu belirtilen ve Özlem Çerçioğlu yapılanması tarafından gönderildiği öne sürülen 15-20 kişilik gurup tarafından tehditlere maruz kalması üzerine, bizzat Aydın Valisi tarafından bina önüne gönderilen Emniyet güçlerince tedbirler alındı.

Durmuş Tuna ise yaşananları sosyal medya hesabından, “Aydın Emniyet Müdürlüğü'nün aldığı güvenlik tedbirleri altında canlı yayınımıza başlıyoruz. Aydın Aydın olalı böyle bir rezalet görmedi” ifadeleriyle kamuoyuyla paylaştı.

Durmuş Tuna'nın hepsi belgeli açıklamalarından büyük paniğe kapılan ve tehdit yoluyla engelleme telaşındaki Çerçioğlu yapılanmasının bu tutumu, “Aydın'da burjuva faşizmi var diyorduk, meğer mafyalaşmış burjuva faşizmine dönüşmüş bir yapıyla karşı karşıyayız” yorumlarına yol açtı.

DURMUŞ TUNA NELER AÇIKLADI

Özlem Çerçioğlu ve yapılanması için adeta karabasan haline dönüşen ve hem sosyal medya hem fiili tehditlere dönüşen doğaçlama programda Durmuş Tuna, Özlem Çerçioğlu tarafından iş insanları, devletin valileri ve siyasetçilere kurulan kumpasların küçük bir kısmını gözler önüne serdi. 

Her konuşmasında sık sık telefonunu işaret eden Tuna, “Söylediklerimin tamamı delillidir” vurgusunda bulundu.

Döneminde Özlem Çerçioğlu'na en yakın üç ismin kendisi, Ergün pPoyraz ve Cem Celil Lale olduğunu belirten Duruş Tuna, Çerçioğlu ailesi ne isterse onu yaptıklarının altını çizdi.

Özlem Çerçioğlu ve eşi Ercan Çerçioğlu tarafından hazırlanan ve randevuları alınan görüşmelerde ailenin isteği üzerine MİT-Dönemin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Erkan Kandemir ile görüşmelerde bulunduğunu kaydeden Durmuş Tuna, dönemin Valisi Erol Ayyıldız'a dahi kurulan kumpası açıkladı. 

Erol Ayyıldız ve diğer kişiler hakkındaki FETÖ kumpası ile ilgili tüm dökümanların Özlem ve Ercan Çerçioğlu tarafından kendisine dosya halinde teslim edildiği açıklamasını yapan Durmuş Tuna, “Özlem Hanım beni tanımıyormuş. Erkan Karaarslan'ı da tanımıyorum demişti” göndermesini yaptı.

ÇERÇİOĞLU İLE KIRILMA NOKTALARI

Durmuş Tuna program sırasında Özlem Çerçioğlu ile çok yakın oldukları halde cezaevindeyken kendisinin ve eşinin telefonlarının dahi açılmadığını, daha sonra ailesine yönelik galiz ve ahlak dışı saldırılarda bulunulduğunu da gündeme getirdi. 

Durmuş Tuna'nın sarsıntı yaratan açıklamaları arasında, Aydın BŞB tarafından medyanın nasıl finanse edildiği de yer aldı. Çok sayıda gazetecinin kendisi üzerinden finanse edildiğini belirten Durmuş Tuna, deyim yerindeyse Aydın BŞB ve Çerçioğlu'nun kirli çamaşırlarının küçük bir kısmını, büyük bir cesaretle kamuoyuyla paylaştı. 

Tuna'nın değindiği konular arasında Erkan Karaarslan ve Fatih Akkentli de yer aldı. Çerçioğlu'nun her iki isimle de perde gerisinden anlaştığı iması ve açıklamalrında bulunan Tuna, “Erkan Karaarslan'ın belediyede alacağı varsa benim sayemde gitsin alsın” dedi.

Fatih Akkentli'nin de sık sık BŞB binasına gittiğini kaydeden Tuna, ikili arasındaki ilişkinin kayıkçı kavgası gibi olduğunu belirtti.

Kendisine yapılan tehdit ve saldırılardan korkmadığını da vurgulayan Durmuş Tuna, açıklamalarına ve programlarına devam edeceğini duyurdu. 

Tuna'nın değindiği konular arasında Erkan Karaarslan ile yapılan pazarlıklar da yer aldı. Özlem Çerçioğlu'nun olaylardaki rolüne imalı göndermelerde bulunan Tuna, “Erkan Karaarslan ile Erkan Kandemir arasındaki köprü görevinde beraat pazarlığı vardı” öznesini gündeme getirdi. 

Programı izleyenlerin edindiği intibaya göre, Özlem Çerçioğlu'nun o fırtınalı dönemde Durmuş Tuna'yı bizzat AK Parti Genel Merkezi'ne gönderip, Ekrem İmamoğlu aleyhine ifade karşılığı kendisine dokunulmaması pazarlığı olduğu yorumları yapıldı. 

Durmuş Tuna, “Bunu da ben açıklayamam. Tüm delil ve kayıtlar Erkan Karaarslan'da. Beraat pazarlığı vardı. O açıklarsa her şey meydana çıkar. Benim sayemde alacakları varsa rahat rahat tahsil edebilir” göndermesini yaptı.

Durmuş Tuna, MİT-Süleyman Soylu ve AK Parti görüşmelerinde Özlem ve Ercan Çerçioğlu tarafından hazırlanan dosyaları teslim ettiğini de yineleyip, “Orada olduğumu ispat için Özlem Hanıma binaların önünden fotoğraf ve görüntü çekip atıyordum. Meraklanma nerde olduğun, ne yaptığın hakkında bilgimiz var yanıtını alıyordum” sözleriyle, ayrı bir sarsıntıya yol açtı.

İşte Durmuş Tuna ve Emin Aydın'ın, kamuoyunda büyük ses getiren o programı