MHP Lideri Bahçeli “Şaibeli soytarıları” gündeme taşıdı
GENEL
<p class="MsoNormal"><h4><ul><li><b>MHP Genel Başkanı
Devlet Bahçeli, "Daha çok faiz geliri elde etmek için tertip edilmiş fon
ve finans oyunları, doymayan kursaklarının tahrikiyle milyon dolarlarını bu
fonlara bağlayan tanınmış simalar, bunlara çanak tutan sahtekar bankacılar,
kurulan saadet zincirleri, saçlarına dolardan bukleler yapan şaibeli soytarılar
gerçekten de milletimizde haklı bir öfkeye neden olmaktadır. Tik Tok rezaleti
ise salgın gibi yayılmaktadır. Hakeza, siyasetin üzerine çöken taciz ve
yolsuzluk iddiaları, sancılı ilişki ağlarını deşifre eden itiraflar, samimiyet
ve sorumluluk anlayışıyla ifade etmeliyim ki yalnızca muhataplarına değil
Türkiye’mize haddinden fazla zarar vermektedir. Toplumsal arınma, siyasi
aklanma ertelenemez yükümlülüğümüzdür" diye konuştu.</b></li></ul></h4></p><p class="MsoNormal">MHP Genel Başkanı Bahçeli, bugün TBMM grup toplantısında
konuştu. Ortaya çıkan ve saadet zinciri olarak nitelenen "Fatih Terim
Fonu" dolandırıcılığı ve Dilan-Engin Polat soruşturmasına da isim vermeden
değinen Devlet Bahçeli, özetle şunları söyledi:</p><p class="MsoNormal">"MERKEZİ YÖNETİMLE YEREL YÖNETİMLER ARASINDA DENGE,
UYUM VE İNSİCAM OLMASINI AMAÇLIYORUZ"</p><p class="MsoNormal">"Cumhuriyetin yeni yüz yılında tam 5 yıldır mahalli
idarelere düşen zillet gölgesini kaldırmak amacıyla insan üstü bir gayretle
çalışıyor, çabalıyor ve hazırlık yapıyoruz. Milletimizi aydınlık iddiasıyla
karanlığa çekmek isteyenlerin ipliğini pazara çıkarmak için sabırsızlanıyoruz.
Bağımlı vicdanlarıyla, esir kafalarıyla, çerçöp siyasetleriyle Türkiye'nin
önünü kesmek isteyen siyaset kofluğunu mahalli idarelerden silip atmak
hedefiyle yanıp tutuşuyoruz. Cumhur'un 14-28 Mayıs 2023 tarihlerinde tezahür
eden başarısına yeni bir halka eklemek istiyoruz. Merkezi yönetimle yerel
yönetimler arasında denge, uyum ve insicam olmasını amaçlıyoruz.</p><p class="MsoNormal">CHP Genel Başkanı’nın, 'Türkiye'de herkes eşittir fakat,
(Kürtler) daha az eşittir' açıklaması bölücü lügatın, terör üslubunun
tıpkısının aynısıdır. Kürt kökenli kardeşlerimizin daha az eşit olduğunu
söylemek hakikate alenen kıymak ve kastetmektir. Bu sefil iddia devletin ülkesi
ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne kesif bir saldırıdır ve suçtur. Kürt kökenli
kardeşlerim eşit hak ve hukuka sahip vatandaşlarımızdır ve bizim can
beraberimizdir. Hangi bir Kürt kökenli kardeşim herhangi bir imkandan bugüne
kadar mahrum kalmıştır?</p><p class="MsoNormal">"CUMHUR İTTİFAKI İSTANBUL'DA ZİLLETİ SALLAYIP
DEVİRECEKTİR, ANKARA'DA ZİLLETİ SAVURUP İNDİRECEKTİR"</p><p class="MsoNormal">31 Mart 2024 tarihinde yapılacak mahalli idareler seçimleri
öncesinde CHP'nin acemi genel başkanı sözüm ona HEDEP'i tava getirmek, Kürt
kökenli kardeşlerimi istismar emeliyle gemi azıya almıştır. Bunlar öyle
karışıklar ki akıl, vicdan ve siyaset anlayışı çerçevesinde bin parçaya
bölünmüş durumdalar. CHP Genel Başkanı’na tavsiyem uydur, kaydır bir kurultay
yapıp ya HEDEP'i içlerine almaları ya da derhal HEDEP'e katılmalarıdır. Cumhur
İttifakı İstanbul'da zilleti sallayıp devirecektir, Cumhur İttifakı Ankara'da
zilleti savurup indirecektir. Cumhur İttifakı yerel yönetimlerdeki makus hale
son verecektir.</p><p class="MsoNormal">Onlarca yıldır milli ve manevi değerlerimize örtülü bir
saldırı ve suikast yapılmıştır. Bu saldırı ve suikast mekaniği süslü
kelimelerin, baskı altına alınmış kavramların çarpıtılıp çirkefçe kullanımıyla
icra edilmiştir. Bir teröristin, bir bölücünün, bir işbirlikçinin insan
haklarından, evrensel hukuk ilkelerinden, soysuz bir özgürlükten, soyup soğana
çevrilmiş bir demokrasiden bahsetmesi bal gibi kavramların ve kelimelerin
infazıdır. Türkiye uzunca bir süredir böylesi bir tahakküm altındadır.</p><p class="MsoNormal">İyiyim, cesurum, güneşim diyenlerin kötülükleri lağım gibi
patladıkça bedeli ödeyen evvela failler değil, bizzat kavramın mana zenginliği
olmaktadır. Milli ve insani değerlerimiz yıpratılmaktadır. Milli ve manevi
ahlakımız yozlaştırılmaktadır. Siyaseti çıkarlarının tahkimi, egolarının
ikmali, nefislerinin tatmini için bir vasıta görenlerin en başta demokrasiye ve
siyaset kültürümüze verdikleri hasarlar korkunç boyutlara ulaşmaktadır. Bu
hazin ve içler acısı gerçek siyasete ve siyasetçiye güveni maalesef tahminlerin
ötesinde tahrip etmektedir. Esasen buna da hiç kimsenin hakkı yoktur.</p><p class="MsoNormal">"TOPLUMSAL ARINMA, SİYASİ AKLANMA ERTELEMEZ
YÜKÜMLÜLÜĞÜMÜZDÜR"</p><p class="MsoNormal">Bir siyasi parti olarak bizden beklenen görev ve
fonksiyonlardan biri ve belki de en önemlisi her sorun ve beklentiye isabetli
cevaplar üretmektir. Ancak milletin sesine kulak vermeyip makam, koltuk, şöhret
ve servet ihtirasının tutsağı olanlar siyasi partiden daha çok organize menfaat
şebekesi, hatta suç örgütüne dönüş yapabilmektedir. Niyeti kötü olanların,
namerde el avuç açanların, birbirinin kuyusunu kazanların, gülücükler eşliğinde
fitne saçanların, ikiyüzlülüğün fenomeni olanların adı ne olursa olsun
akıbetleri her zaman meflûçtur.</p><p class="MsoNormal">"ŞAİBELİ SOYTARILAR"</p><p class="MsoNormal">Daha çok faiz geliri elde etmek için tertip edilmiş fon ve
finans oyunları, doymayan kursaklarının tahrikiyle milyon dolarlarını bu
fonlara bağlayan tanınmış simalar, bunlara çanak tutan sahtekar bankacılar,
kurulan saadet zincirleri, saçlarına dolardan bukleler yapan şaibeli soytarılar
gerçekten de milletimizde haklı bir öfkeye neden olmaktadır. Tik Tok rezaleti
ise salgın gibi yayılmaktadır. Hakeza, siyasetin üzerine çöken taciz ve
yolsuzluk iddiaları, sancılı ilişki ağlarını deşifre eden itiraflar, samimiyet
ve sorumluluk anlayışıyla ifade etmeliyim ki yalnızca muhataplarına değil
Türkiye’mize haddinden fazla zarar vermektedir. Toplumsal arınma, siyasi
aklanma ertelenemez yükümlülüğümüzdür. Selin gidip kumun kalmasını beklemeye
gerek yoktur. Zira selin verdiği zayiat tehlikeli düzeylerdedir. Türkiye bu
kirliliğe daha fazla maruz kalmamalıdır. Burada önemli olan samimiyet,
dürüstlük ve tutarlılıktır. Aziz milletimiz ucuz fırsatçılık ve takiye
yapanlarla, geçmişinin kefaleti ve şahadeti altında dürüst ve ilkeli siyaset
yapanları mutlaka tefrik edecektir.</p><p class="MsoNormal">"İSRAİL İLE FİLİSTİN ARASINDA GEÇİCİ VE SINIRLI DEĞİL
KALICI BARIŞIN VE ADİL ÇÖZÜMÜN YANINDAYIZ"</p><p class="MsoNormal">Hedefimiz; dağlarında teröristlerin, meydanlarında
bölücülerin, ovalarında sivil maskeli terör maşalarının cirit atmadığı,
yoksulluk, açlık, işsizlik ve sefaletin Türk milleti için bir kader olmadığı,
emeğinin ve alın terinin karşılığını alamayan işçi, memur, esnaf, köylü ve
çiftçinin kalmadığı, kanunsuzluğun kol gezmediği, kadına şiddetin, hırsızlığın,
gasp ve kapkaççılığın sokaklarına hakim olmadığı, vurguncuların ve
soyguncuların milli kaynaklarını ve servetlerini talan etmediği, okullarına
toplumsal şiddetin, uyuşturucu illetinin ve ahlaki çöküntünün girmediği, milli
değer ve hassasiyetlerinin saygı gördüğü, milli çıkarlarının siyaset tüccarları
tarafından peşkeş çekilmediği, Avrupa Birliği komiserlerinin tepeden
bakamadığı, Türk milletinin hor ve hakir görülmediği, etnik köken, dil ve din
farklılıklarına bakılmaksızın bütün evlatlarımızın, Türk milletinin eşit ve
onurlu bireyleri olarak huzur, güven, refah ve mutluluk içinde bir arada
kardeşçe yaşayacağı bir Türkiye’dir ve Türk Devri’dir.</p><p class="MsoNormal">“1967 SINIRLARINA HAİZ BAĞIMSIZ BİR FİLİSTİN DEVLETİNİN
KURULMASINDAN BAŞKA SEÇENEĞİ DE TANIMIYORUZ”</p><p class="MsoNormal">İsrail ile Filistin arasında geçici ve sınırlı değil kalıcı
barışın ve adil çözümün yanındayız. Yine de geçici ateşkes kararının ve zaman
zaman aksasa da yapılan rehine takasının ümit verici olduğunu
değerlendiriyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın aktif diplomasiyle, akıl ve ahlak
temelli girişimleriyle insani yardım koridorunun açılmasından, geçici ateşkes
kararının alınmasından şüphesiz bahtiyarız. Ve haklı mücadelesinin arkasındayız.
İki devletli çözüm vasatı dahilinde, başkenti Doğu Kudüs olan ve 1967
sınırlarına haiz bağımsız bir Filistin devletinin kurulmasından başka seçeneği
de tanımıyoruz. Filistinli masumların çığlığına hiç kimse bigâne kalamaz. Bir
halkın toplu katliamına Müslümanım, insanım diyen hiç kimse seyirci duramaz.</p><p>
</p><p class="MsoNormal">Çalışmayan emeklilerimize verilen 5 bin liralık ikramiyenin
aynısıyla çalışan emeklilerimize de yansıtılma kararı memnuniyet vericidir ve
desteğimiz tamdır. İnanıyorum ki emeklilerimizin ekonomik şartları daha da
iyileştirilecektir. Türkiye ekonomisinin derlenme toparlanma ve tam bir
istikrara kavuşma sürecinde toplumun her kesimi hak ettiği payı muhakkak alacaktır."</p>