© Aydın Şafak

2020 yeni dünya düzeninin tohumuydu..

Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi’ye göre ülkemizin geleceği, dünya ekonomisinin geleceği, ekonomik büyümede istikrarın sağlanması, yeniden dönüşümü esas alan döngüsel ekonomiyi güçlendirecek yeni sürdürülebilir bir eylem stratejisi ve bir reform paketiyle mümkün.

<p>D&uuml;nyanın en b&uuml;y&uuml;k krizlerinden birinin yaşandığı 2020 yılında, k&uuml;resel ekonomi zor bir d&ouml;nemden ge&ccedil;ti.&nbsp;</p> <p>Ancak yaşanan t&uuml;m g&uuml;&ccedil;l&uuml;klere rağmen T&uuml;rkiye, &uuml;&ccedil;&uuml;nc&uuml; &ccedil;eyrekte y&uuml;zde 6,7&rsquo;lik b&uuml;y&uuml;me oranıyla G20 ve OECD &uuml;lkeleri arasında en hızlı b&uuml;y&uuml;yen &uuml;lkelerden biri oldu.</p> <p>Pandemide devreye alınan bir&ccedil;ok tedbir ve destekle, ticarette geliştirdiğimiz yeni y&ouml;ntemlerle, dijitalleşme hamlelerimizle &uuml;lkemizi d&uuml;nyadan ayrıştıracak bu pozitif b&uuml;y&uuml;me verisine ulaştık.</p> <p>Sanal fuarlarımız, sanal ticaret heyetlerimiz sonucunda pek &ccedil;ok yeni iş birliğine imza attık.</p> <p>Firmalarımız İspanya&rsquo;dan G&uuml;ney Afrika&rsquo;ya kadar d&uuml;nyanın bir&ccedil;ok &uuml;lkesinden yabancı alıcılarla g&ouml;r&uuml;şerek, hem zamandan hem b&uuml;t&ccedil;eden tasarruf ederek, yıllardır toplayamadıkları kartvizitleri &uuml;&ccedil;-d&ouml;rt g&uuml;nde topladı.</p> <p>Bu kriz ortamında d&uuml;nyanın en b&uuml;y&uuml;k katılımcı n&uuml;fusuna sahip ve gelişme potansiyeli en y&uuml;ksek &uuml;lkelerinin RCEP anlaşmasıyla oluşturduğu serbest ticaret bloğu, bizim i&ccedil;in b&uuml;y&uuml;k bir fırsat olabilir.</p> <p>RCEP&rsquo;e imza atan 15 &uuml;lkeden 3 tanesi ile STA&rsquo;mız var ancak diğer &uuml;lkelerle de m&uuml;zakereleri hızlandırmalıyız.&nbsp;</p> <p>1980&rsquo;li yıllardan beri İzmir&rsquo;in <strong>&ldquo;Serbest Şehir&rdquo;</strong> ilan edilmesi &ccedil;eşitli taraflar tarafından ısrarla dile getiriliyor. Artık İzmir&rsquo;in potansiyelinin ve stratejik konumunun farkına varıp, harekete ge&ccedil;meliyiz.</p> <p>İzmir <strong>&ldquo;Serbest Şehir&rdquo;</strong> olduğu takdirde bu &uuml;lkelerin yatırımlarını &ccedil;ekeceği gibi, İzmir Limanları da RCEP &uuml;lkeleri i&ccedil;in Batı&rsquo;ya a&ccedil;ılma kapısı olabilir. Bu da &uuml;lke ekonomisine ciddi oranda katkı sağlar.</p> <p>&Ouml;n&uuml;m&uuml;zdeki s&uuml;re&ccedil;te y&uuml;ksek hızlı b&uuml;y&uuml;me değil, y&uuml;ksek kaliteli s&uuml;rd&uuml;r&uuml;lebilir bir ekonomik b&uuml;y&uuml;me standardını yakalamalıyız.&nbsp;</p> <p>Bunun i&ccedil;in en başta bug&uuml;n karşımızda y&uuml;zleşmemiz ve acilen &ouml;nlem almamız gereken bir konu duruyor. &nbsp;</p> <p>İklim krizi, k&uuml;resel bir sorun ve k&uuml;resel bir &ccedil;&ouml;z&uuml;m gerekli. Her yıl atmosfere 10 gigaton karbon salıyoruz. Bu da 27 bin Empire State binasına eşit.&nbsp;</p> <p>İnsanlığın bir şansının olmasını istiyorsak k&uuml;resel ekosistemi canlandırmalıyız. Geleceğimiz, doğayla yaşama tercihimize g&ouml;re şekillenecek.</p> <p>Yeni bir y&ouml;n belirlememiz lazım. D&uuml;nya ticareti artık insan hakları, &ccedil;evre, dijitalleşme &uuml;zerine şekilleniyor. B&uuml;t&uuml;n &uuml;lkelerin iklim krizi ve dijitalleşme diplomasileri devam ediyor.&nbsp;</p> <p>D&uuml;nya Ekonomik Forumu&rsquo;nda, G20 zirvesinde, &Ccedil;in&rsquo;in 2021-2025 yıllarını kapsayacak olan 14. Beş Yıllık Kalkınma Planı&rsquo;nda, 173 devlet ve h&uuml;k&uuml;met başkanının katıldığı online d&uuml;zenlenen BM&rsquo;nin kuruluşunun 75. yıld&ouml;n&uuml;m&uuml;nde ve daha bir&ccedil;ok &ouml;nemli zirvede altı &ccedil;izilen konular; s&uuml;rd&uuml;r&uuml;lebilir kalkınma, &ccedil;evre, insan hakları, teknoloji transferi kısacası <strong>&ldquo;k&ouml;kl&uuml; yenilikler&rdquo;.</strong></p> <p>Pandemi zaten ihtiyacımız olan daha adil, daha g&uuml;venli, daha şeffaf yeni bir ekonomik modelin ortaya &ccedil;ıkışına zemin hazırladı.</p> <p>Bu değişimin yaşanacağını IMF Başkanı Kristalina Georgieva&rsquo;nın <strong>&ldquo;Bug&uuml;n yeni bir Bretton Woods anındayız&rdquo;</strong> s&ouml;zlerinden ve D&uuml;nya Ekonomik Forumu&rsquo;nun kurucusu Klaus Schwab&rsquo;ın <strong>&ldquo;Pandemi, d&uuml;nyamızı yeniden tasarlamak ve yeniden başlatmak i&ccedil;in bir fırsat sunuyor&rdquo;</strong> s&ouml;zlerinden okuyabiliriz.&nbsp;</p> <p><strong>2020 yeni d&uuml;nya d&uuml;zeninin tohumuydu. O tohumun sonu&ccedil;ları 2021 ve sonraki yıllarda karşımıza &ccedil;ıkacak.&nbsp;</strong></p> <p>Dijitalleşme, blockchain teknolojisi hem d&uuml;nya ekonomisinin hem iklim krizinin geleceği olabilir.</p> <p>Her &uuml;lkeye ait bir karbon ayak izinin olacağı bir d&ouml;nem bizi bekliyor. Sanayi altyapımız &ccedil;ok g&uuml;&ccedil;l&uuml; ancak d&uuml;nya ticareti artık her &uuml;lkenin istediği gibi sanayi &uuml;retemeyeceği, ekolojik standartlara bağlı bir s&uuml;rece giriyor.</p> <p>S&uuml;rd&uuml;r&uuml;lebilir ekonomik b&uuml;y&uuml;me, &ccedil;evreci yaklaşım ve dijitalleşmeyle m&uuml;mk&uuml;n. &Uuml;lkemizin ekonomisiyle ilgili yapılacak d&uuml;zenlemeler ve girişimler bu unsurlardan bağımsız planlanamaz.&nbsp;</p> <p>Sanayi stratejimizde, orta ve uzun vadeli kalkınma planlarımızda iklim değişikliği, yeşil d&ouml;n&uuml;ş&uuml;m yatırımları, yenilenebilir enerji politikaları, temiz enerji teknolojileri, blockchain teknolojisi, dijitalleşme yer almalı.&nbsp;</p> <p>Firmaların dijitalleşme oranı ne kadar fazlaysa cirosu bir o kadar artıyor. Blockchain teknolojisi marka değerini artırıyor.&nbsp;</p> <p>&Ccedil;&uuml;nk&uuml; &uuml;r&uuml;nlerin raflara gelene kadarki ge&ccedil;en t&uuml;m s&uuml;recini t&uuml;ketici de g&ouml;rd&uuml;ğ&uuml; i&ccedil;in bu şeffaflık, g&uuml;venilirliği de beraberinde getiriyor.&nbsp;</p> <p>Aynı zamanda tedarik zinciri takibini kolaylaştırdığı i&ccedil;in siparişten &uuml;retime kadar b&uuml;t&uuml;n s&uuml;re&ccedil;ler kontrol altında ilerletiliyor.</p> <p>B&ouml;ylece atıklar minimize ediliyor, gıda israfı &ouml;nleniyor, zaman ve kaynak tasarrufuyla imalat maliyetlerine etki ederek d&ouml;ng&uuml;sel ekonomiye direk katkı sağlıyor.</p> <p>Blockchain teknolojisi, e-ticaretin y&uuml;kselişi, dijital &ouml;deme y&ouml;ntemlerinin yaygınlaşmasıyla firmalarımızın her ge&ccedil;en g&uuml;n artan rekabet ortamı i&ccedil;erisinde istikrarlı bir şekilde ilerleyebilmesi i&ccedil;in de şart.</p> <p>D&uuml;nyanın her yerinde, her saatinde hızlı destek verilmesini, dijital davranış verilerinden yararlanarak talep tahmininin iyileştirilmesini, b&ouml;ylece m&uuml;şterilere en doğru ve kişiselleştirilmiş, &uuml;r&uuml;nler ve hizmetler sunulmasını sağlıyor.</p> <p>D&ouml;ng&uuml;sel ekonomi yol haritası oluşturulmalı ve bu yol haritası inovasyon fonlarıyla desteklenmeli.&nbsp;</p> <p>Finlandiya, d&ouml;ng&uuml;sel ekonomi uygulamasında &ouml;nc&uuml; ve bu modele ge&ccedil;tiğinden beri yılda 2-3 milyar euro değer yaratıyor.</p> <p>&Uuml;lkemizin geleceği, d&uuml;nya ekonomisinin geleceği, ekonomik b&uuml;y&uuml;mede istikrarın sağlanması, yeniden d&ouml;n&uuml;ş&uuml;m&uuml; esas alan d&ouml;ng&uuml;sel ekonomiyi g&uuml;&ccedil;lendirecek yeni s&uuml;rd&uuml;r&uuml;lebilir bir eylem stratejisi ve bir reform paketiyle m&uuml;mk&uuml;nd&uuml;r.&nbsp;</p> <p>Sadece ticaret de değil. Ulaşımdan, turizme kadar bir&ccedil;ok sekt&ouml;rde, kendi yaşamımızı da değiştirecek, &ccedil;evre ve blockchain teknolojisinin entegre edildiği girişimlere tanıklık etmeye başladık.</p> <p>İsve&ccedil; 2023&rsquo;te d&uuml;nyanın ilk nakitsiz toplumu olmayı hedefliyor. Artık d&uuml;nyanın bir&ccedil;ok &uuml;lkesinde otob&uuml;s biletleri, vergi &ouml;demeleri kripto para ile ger&ccedil;ekleşiyor.&nbsp;</p> <p>Bankalar sunduğu kredi kartlarıyla kullanıcılarının karbon ayak izini takip edebiliyor ve karbon emisyon b&uuml;t&ccedil;esini aştıklarında kartlarını bloke ediyor.</p> <p>Turizm de artık buna g&ouml;re şekil alıyor. M&uuml;şterilerin karbon ayak iziyle doğru orantılı para &ouml;demesi ger&ccedil;ekleştireceği ekolojik oteller kuruluyor.&nbsp;</p> <p>T&uuml;rkiye&rsquo;nin &ccedil;ok g&uuml;&ccedil;l&uuml; ama tam anlamıyla kullanılmayan y&ouml;nleri var. &Ouml;rneğin pandemide sağlık sistemi ve ekipmanlarının yeterliliği, &uuml;r&uuml;n ve hizmetlere erişebilme y&ouml;n&uuml;m&uuml;zle &ccedil;ok iyi bir kriz y&ouml;netimi sergiledik.&nbsp;</p> <p>D&uuml;nyada teknolojiyi satın alma ve kullanma oranı en y&uuml;ksek olan &uuml;lkelerden biriyiz. OECD&rsquo;nin 2019 raporuna g&ouml;re internet, mobil internet ve sosyal medyada g&uuml;nl&uuml;k ortalama ge&ccedil;irilen saate bakıldığında &uuml;&ccedil;&uuml;nc&uuml; sıradayız.</p> <p>Ama teknoloji &uuml;retmede gerideyiz. Bizim avantajımız adaptasyonumuzun y&uuml;ksek olması. OECD &uuml;lkeleri i&ccedil;erisinde Ar-Ge i&ccedil;in ayırdığımız b&uuml;t&ccedil;eyle diğer bir&ccedil;ok &uuml;ye &uuml;lkenin gerisindeyiz.</p> <p>&Ouml;zellikle teknoloji altyapı alanlarında gen&ccedil;leri g&ouml;zeten yatırım programları oluşturabiliriz. Ekonomi, hukuk ve demokraside başlattığımız seferberliğe dijitalleşme, inovasyon ve iklim seferberliğini de eklemeliyiz.&nbsp;</p> <p>Toplum 5.0, kaynakların akılcı y&ouml;ntemlerle kullanıldığı, gelecek nesillerin hak ve yararlarını g&ouml;zeten faydacı etik ilkelerine uygun bir yaşam kalitesini odağına alır.&nbsp;</p> <p>&Uuml;lke ekonomisini ileriye taşıyacak hamleler yapmak t&uuml;m siyasi ve ekonomik akt&ouml;rlerin ortak sorumluluğudur.</p> <p><strong>G&uuml;n&uuml;m&uuml;zde tartışmaların merkezinde artık şu sorular yer almalı;</strong></p> <p>Yeşil yeni d&uuml;zende &uuml;retim ve bilişim teknolojileri, hızla gelişirken dijitalleşme ve &ccedil;evre politikamız yeterli mi?</p> <p>T&uuml;rkiye'nin bu s&uuml;rece katılması ve uzun &ouml;m&uuml;rl&uuml; pozisyon alması i&ccedil;in Ar-Ge harcamalarını ne kadar artırması gerekiyor? Artırırsa bu &uuml;lkelerle rekabet etmek i&ccedil;in yeterli olacak mı?</p> <p>İnovasyon ve katma değeri y&uuml;ksek &uuml;r&uuml;n Ar-Ge&rsquo;ye destek verildiği takdirde gelişmez mi?</p> <p>D&ouml;ng&uuml;sel ekonomi zaten bir sistem inovasyonu değil mi?&nbsp;&nbsp;</p>

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER