Skandalı aydınlatacak Çerçioğlu’dur…

* Gazeteciliğimi sorgulama küstahlığını gösteren bazı zavallılar bilsinler ki ben hep böyleydim, yaşadığım sürece de böyle olacağım… (Atilla Dağıstanlı..)

Gazetecilikle ilgili yazılarımda özünde eğitici olması nedeniyle Gazeteci Şinasi Nahit Berker ustamızın, “GAZETECİ OLUNMAZ, GAZETECİ DOĞULUR” sözünü sık sık kullanırım.

Kullanırım; çünkü okuyucu için bir tür terazidir, yol göstericidir.

Kamil Kazankaya 01 Aralık 2017 tarihinde SES Gazetesi’nde, Ramazan Aydemir’de aynı tarihte Hedef Gazetesi’nde, yani Aydın Sarı’nın imtiyaz sahibi olduğu dönemde ayrı ayrı gazetelerde çalışırken aynı haberi yapmışlar.

Neymiş yaptıkları haber?

Aydınspor 1923’ün Başkanı Süha Bayırlı evine aldığı mobilyaların bedeli olan 13 bin 500 TL’yi Aydınspor 1923’e fatura ettirerek kulüp kasasından ödetmiş.

Bunu kim söylemiş?

Özgür Kızıl…

Özgür Kızıl kimdir?

Süha Bayırlı’dan sonra Aydınspor 1923’ün başkanlığını yapmış ve olayı meydana çıkarak Aydın spor kamuoyuna duyurmuş sorumluluğunu bilen, bir başkan bir yönetici. Ve ne yazık ki Özgür Kızıl’ın sporun namusu adına yaptığı bu suç duyurusu beklenen ilgiyi görmemiş.

Peki ne olmuş?

Süha Bayırlı’nın yönetimindeki yöneticiler dahil neredeyse tüm Aydın suskun kalarak “Üç Maymun”u oynamış.

“Görmedim, Duymadım, Söylemedim..”

Aydın’ın iki yerel gazetesi SES ve HEDEF Kamil ve Ramazan’ın haberleriyle Süha Bayırlı’nın skandalını Aydın spor kamuoyuna duyuruyorlar.

Duyuruyorlar; ama ihbar niteliğindeki bu haberle ilgili olarak yasal bir işlem başlatılmış mı başlatılmamış mı belli değil.

Ramazan Baydemir, yazımı okuduktan sonra yazdığı haberin küpürünü yorum alanına koymuş ve “Lütfen Atilla abim beni unutma” yazmış.

Sizce Ramazan niye bana böyle bir seslenişte bulunmuş olabilir ki?

Bana göre Ramazan diyor ki, “abi sesimizi duyan sensin, bizimle olduğuna inanarak sesimizi duyurmamız için bizimle ol..”

Elbetteki ben, Kamil ve Ramazan’la birlikteyim.

Ben Aydınspor 1966 ve Aydınspor 1923 ile de beraberim.

Övünülecek bir eylem değil; ama Aydınspor 1966’nın iki maçında attığı goller verilmedi diye Adnan Menderes Stadında hakem tartaklamış bir taraftarım. Antalya Atatürk Stadında golümüzü vermeyen hakem Mutlu Çelik’in üzerine yürümüş, tam sahaya gireceğim sırada Burdur’da görevli, Aydın’lı bir polis memurunun ağlayarak “Konya’daki gibi yine hakkımızı yediler Atilla abi; ama yapma” diyerek engellediği bir yöneticiyim.

Onlar daha yolun başında, ben ise 53 yılımı verdim ve vermeye devam ediyorum.

Gazeteciliğimi sorgulama küstahlığını gösteren bazı zavallılar bilsinler ki ben hep böyleydim, yaşadığım sürece de böyle olacağım.

Kamil ve Ramazan mesleğimizdeki yollarını çizdiler.

Şimdi Aydın’daki spor haberlerini içeren 09 adında spor haber portalları var.

Ben eksik, ya da yanlış yazmış olabilirim, ancak önemli olan onların seçtiği hedeftir.

Benden bir şeyler isterlerse seve seve onlara yardımcı olurum; çünkü onların amaçlarına ulaşmaları Aydın sporu için bir kazanç olacaktır.

Haberimize dönelim…

Şu ana kadar Süha Bayırlı’dan ses seda çıkmadı.

Çıkmaya bilir.

Merak ettiğim, Süha Bayırlı Aydınspor 1923 Başkanı olarak bu skandalı yaşarken, hele Özgür Kızıl’ın “Kulüp adına fatura ettirip kendine aldığın mobilyaları getir ben sana başkasını alayım” demesi Bayırlı’da ne gibi duygular hissettirdi?

Yaptıysa niye yaptı?

Asıl merak ettiğim ise Aydınspor 1923’ün kurucu başkanı olan Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı sevgili Özlem ÇERÇİOĞLU’nun bu konudaki düşüncelerini açıklayıp açıklamayacaklarıdır.

Bence bu skandal olayı aydınlatacak tek kişi ÇERÇİOĞLU’DUR.

SİZLER NE DERSİNİZ?