0.542. 537 86 70

Hastane yıkıldı, okul nerede?

Depreme dayınıksız olduğu gerekçesi ile yıkılan Nazilli Eski Devlet Hastanesi’nin yerine yapılacağı söylenen okul inşaatının 1-2 yıl içinde bitirilerek hizmete sunulacağı sözlerinin verilmesine rağmen bu güne kadar temeli bile atılamadı.

2019-07-01

4 yıl virane halde bekletildikten sonra Sağlık Bakanlığı’ndan Milli Eğitim Bakanlığı’na devri gerçekleştirilen ve 2017 yılı Ağustos ayı sonlarına doğru yıkımı törenle gerçekleştirilen Nazilli Eski Devlet Hastanesi binasının yerine yapılacağı söylenen okul inşaatına aradan iki yıl geçmesine rağmen başlanamadı.

Dr. Muammer Özkul sosyal medya hesabından yaptığı paylaşım ile konuyu yeniden kamuoyu gündemine soktu.

“Yepyeni hastane binası, geri dönüşümsüz yıkılmış, yerine yapılması düşünülen okul inşaatına hala başlanamıyor. Milli değerin yerinde yeller değil, çöpler, ah ahlar, vah-vahlar ile umutlar uçuşuyor” diyen Dr. Muammer Özkul’un ses getiren paylaşımı.

AVRUPA İLE ARAMIZDAKİ FARK!

ŞOK OLDUM! AÇILIŞ DEĞİL, YIKIM TÖRENİ!

Bugün Almanya’da bir tanıdığımı ziyaret etmek için hastaneye gittim. Hastane yüz seneden daha eski.. İçeride inşaat var. Ama çok planlı ve etrafta bir tane toz yok. Hedef yeni teknoloji ile kanser tedavi merkezi kurmak. Binayı yıkmak yasak. Sadece içeride tadilat mümkün.

Burası tamam…

Hastaneden çıkıyorum, “çevre ve geleceği koruma ve sürdürülebilirlik” konulu seminere gidiyorum. Burada sabah hastanede gördüğüm durumu dile getiriyorum.

“Yıkılıp, yerine yenisi yapılsa daha ucuz, yeni olmaz mı?” diyorum.

Söylenen, yıkımın yeni inşaattan daha pahalı olacağı...

Sırf binayı yıkarken, çimento, tel, kablo, plastik v.s. ayrıştırmanın ve bunların ayrı ayrı çöp depolarına atılması, gerekli önlemlerin alınması çok zor ve uzun bir süreç...

Benimde aklıma hemen bundan yaklaşık 20 yıl önce yapılan ve TÖRENLE yıkılan Nazilli Eski Devlet Hastanesi geliyor. Aşağıda lignini verdiğim videoyu youtube buluyorum ve izliyoruz. (Tıkla izle..)

https://youtu.be/JzLgS40ETYA

Ağızları açık kalıyor. “Böyle bir yıkım mı oluyor?” diyorlar...

O da, birşey mi? Buradan sonrası daha ilginç...

Valilikten karar çıkıyor.

O zamanki kaymakam ve belediye başkanımız YIKIM TÖRENİ düzenliyor.

Yıkım törenine, zamanın, (gastronomi ve fotograf sergici adaylarından) milletvekili çağrılmıyor. Kendileri yıkım törenine çağrılmadı diye, belediye başkanı ile aralarının açıldığı ve kaymakamı görevden aldırma girişimi olduğu söyleniyor.
Ya şimdi..

Yepyeni hastane binası, geri dönüşümsüz yıkılmış, yerine yapılması düşünülen okul inşaatına hala başlanamıyor. Milli değerin yerinde yeller değil, çöpler, ah ahlar, vah vahlar ile umutlar uçuşuyor.

İşte bu, şu an müzelik hala gelen, açılış yerine yıkım töreni düzenlenen, tarihte yıkım törenine katılma savaşı ile yeralacak, geri dönüşü belki olmayacak bir yolda, kendi hırslarına yenik düşmüş kaptanların eline emanet edilmiş Nazilli'mden bir kare ve Avrupa ile farkımız...

Herkes bizi hayretler içinde izliyor...

Gülsek mi, ağlasak mı?

Yarın, mevcut milletvekilinin, son günlerde yazmış olduğum ÖNERİ YAZISINA vermis olduğu ilginç tepkiyi sizinle paylaşacağım inşallah...

Kalın sağlıcakla..

Dr. Muammer Özkul

“DEVLET BÖYLE İSTEDİ..”

2000-2002 yılları arasında eski hastanenin müdürlüğünü de yapan dönemin Nazilli Belediye Başkanı Haluk Alıcık, hastanenin tamamlanma sürecinin hastane müdürlüğü döneminde kendisine, yıkılmasının da yine bu kez Belediye Başkanı olarak kendisine nasip olduğunu hatırlatarak aslında bu binanın yıkılmasını istemediğini ancak “Devlet böyle istedi” diyerek yıkıma boyun eğdiklerini belirterek üzüntüsünü şöyle dile getirmişti:

“Ben buranın eski hastane müdürüydüm burası yıllarca Nazilli’ye hizmet verdi. Hastane olarak boşaltılmadan önce başka bir şey olarak değerlendirilmesini isterdim ancak devletimiz bununla ilgili incelemeleri yaptı ve depreme dayanıksız raporu bulunduğu için kullanımına izin vermedi. Buna saygı duyulmalı ve yeni yapılacak bir şeylere vesile olmalıyız. Ben Nazilli’de büyük bir meydanın olmasını istiyorum. Baktığımızda bu hastane eğer depreme dayanıksızsa, benim hayalini kurduğum meydan projesi içerisinde yer alan 5 Eylül Okulu binasının ve diğerlerinin de öyle olduğunu düşünüyorum. Girişimler yaparak tüm eski binalarda bulunan okulların buraya taşınmasını öneriyoruz. Battı-Çıktıları olan şehrin görünümüne estetik katacak bir alan oluşturabiliriz. İlçemiz için en yararlı ne olabilirler için çalışmalarımızı yapmalıyız. Hepimiz taşın altına elimizi koymalı şehrimize yarar sağlayacak tüm projeleri takip etmeli ve gerçekleştirmeliyiz. Devletimizin burada en güzel hizmeti sunacağına eminim.”

Sepetim