Erdem’in “Büyükşehir” hayali…

Henüz "Ben Aydının Mustafa'sıyım..." demeye başlamamış olan Aydın, "Amcadan" torpilli siyasetçisi AK Parti'nin şimdiki ve şimdilik "Abi”si Mustafa Savaş'ın, Ankara'lardan gelip Topuklu Efe'nin 100 bin Okka'lık tokadını yediği Mart 2014 yerel seçimlerinden sonra Halkın Rıza'sı sayesinde pantolonu toparlayan Aydın'daki AK Parti'ler tüm kuşları öpmüş geriye bir tek Leylek kalmış edası ile gözü Amazon'un kalesi olan Sarı Bina'ya dikmiş.

Bu dikenlerden birisi de, ta Refah Partisinden bugüne kadar tabanının Has Adamı olan, öz kardeşlerine FETÖ'cü kumpası kurulurken çok az bazı siyasi kardeşlerinin Dilsiz olmayı tercih ettiği Mehmet Erdem...

Benim çocukluğumdan beri tanıdığım Mehmet Erdem...

2003'de yani 2004 yerel seçimlerinden üç beş ay önce kendisiyle yaptığım röportajda bana "Belediye Başkanlığı için Aydın'ın Tayyip'ini arıyoruz..." diyen ancak gönlünün de Aydın'ın Efsane Belediye Başkanı Hüseyin Aksu'dan yana olmasına ve Aydın'ın entellektüel birikimli birkaç özel isimden biri ve saklanmış kitap olan Baba yarısı amcası Orhan Erdem'i de yalnız bırakarak, tercihini seçimden 3 ay sonra pişmanlık duymaya başlayacağı Aydın siyasi tarihine adeta Allah'ın adeta kendisine cennetinin kapısını aralama fırsatı vermişcesine ömrün son demlerinde Belediye Başkanlığını nasip ettiği ancak Şeyh-ül Emir sıfatını maalesef "Hor" kullanan İlhami Ortekin'den yana kullanan Mehmet Erdem.

Son olarak hani Bankacı'ların yanlış hesabı yüzünden siyasi faiz ödemek zorunda bırakılmak istenen ancak bu yanlış hesabın İlahi Adalet'in mekanizmasından hakkının teslim edileceği Mehmet Erdem...
CHP'lilerin ve Topuklu Efe'nin, bu şartlarda "Ya Sülo, Ya Musto, Ya Memo...olsun" diye bıyık altından gülümseyip kurban etmek için bıçak bilediği Mehmet Erdem..

Ve... bu günlerde isminin çok sıkça telaffuz edildiği Büyükşehir Belediye Başkanlığı için Halkın Rıza'sı ve dokunduğu gönüller dışında kalan maddi zenginlikleri ile “Adam" maskesi takıp, siyaset cambazlığına soyunan manevi fukaraların çelme taktığı ve takmaya devam edeceği, ileriki günlerde çamurun içine bandırma hazırlığı yaptığı Mehmet Erdem...

Harama bile hile karıştırıldığı zamane de sağanak günah ve iftara yağmurundan yakınlarını korumak için kendini siper etmiş Mehmet Erdem...

Kendisine ait sosyal sosyal hesabından partililerine ve Aydınlı sağ seçmene yaptığı iki paylaşımında şöyle sesleniyor;

1) "Aydın’daki seçim sonucu göstermiştir ki;

* Aydın 'sol' değil 'sağ' bir ilimizdir.

CHP 2011’den bu yana sağ seçmenden aldığı oylarla birinci olmuş...

*AK Parti (Cumhur İttifakı katkısıyla) 4 Milletvekili çıkarmasıyla siyasi-psikolojik üstünlüğü ve insiyatifi elde etti.

Aydın’daki “Sağ' seçmen isterse yerel seçimlerde CHP’yi iktidardan indirebilir!

Bu yüzden CHP’de panik havası oluşmuş vaziyette...”

2) "CHP 2015 Kasım seçimine göre bu seçimde Aydın’da neden % 6 oy kaybetti?

* CHP’li Aydın BŞB seçimden önce 200 araç ve 400 kişilik ekiple binlerce gıda paketi dağıtmasına rağmen;

* Ulusal basına milyonlarca para aktarmak suretiyle haber reklam sayfaları yaptıran Aydın BŞB CHP’nin elinde iken;

* CHP’nin ikinci adamı konumunda olan (CHP Genel Başkan Yrd) Sayın Bülent TEZCAN Aydın Milletvekili ve Milletvekili Adayı iken;

CHP’nin oyu neden % 6 düştü?”

Ancak 2003'de, 2004 Mart ayında yapılacak olan Belediye Başkanlığı için "Biz Partimiz için Aydın'ın Tayyip'ini arıyoruz..." diyen ancak aynaya bakmayı unutan ve çabası ile Aydın'ın siyasi, ekonomik, sosyal ve kültürel gelişme ve kalkınması noktasında kaderini değiştirip ivmesini düşüren o dönemin AK Parti İl Başkanı Mehmet Erdem'in yaptığı bu paylaşımlardan anladığım tek şey özeleştiri yapmasını unutmuş olmasıdır.

Zira, AK Partili bir siyasetçi olarak önce özeleştiri yaparak, AK Parti neden % 7.5 oy kaybettiğini ve madem bu kadar olumsuzluk vardı da, AK Parti 16 yıldır iktidarda olmasına rağmen Adnan Menderes'in memleketinde 16 yıldır muhalefette ve hala CHP'nin gerisinde neden kaldığını sorgulaması ve sonucunu Vekilliğini yaptığı Ayın halkı ile paylaşması lazımdı.

Özeleştiri yapmadan yapılan eleştiriler ancak hata yapmaya ve daha şiddetli eleştiriye maruz kalmanıza neden olur.

Kispet giymeden er meydanına çıkıp cazgırcılarının desteği ile Godzilla gibi göğsüne vurup böğürenler tarafından arkadan çelme takılmak için çamur ortamının oluşmasını bekleyenlerce siyasi hayatı noktalanmak isteyen Mehmet Erdem'in ben bu yazıyı yazarken yine kendisine ait sosyal hesabından yaptığı,

"Belediye Başkan Adayları tespitiyle ilgili şahsi görüşüm...

(Aday tespitiyle ilgili AK Partimizin kurumsal görüşü ve kararı Genel Merkez’deki yetkililer tarafından açıklanır. Ben dahil herkes saygı duymakla mükellefiz.)

* Belediye Başkan aday adaylarının başvuruları alındıktan sonra Genel Merkez tarafından mülakat, inceleme ve araştırma neticesinde ön seçime girmeye hak kazananlar ilan edilir.

* İlan edilen aday adayları listesiyle hakim nezaretinde o seçim çevresindeki partimizin TÜM ÜYELERİNİN katılacağı bir ön seçim gerçekleştirilir.

Ön seçim neticesinde birinci çıkan kişi adayımız olur.

Bunun sonucunda; Parti tabanımızın görüşü alınır ki; parti tabanımızın görüşü halkın görüşüne en yakın görüştür.

Böylelikle halkın desteğini alabilecek adaylar tespit edilmiş olur. Aday adayları da ön seçim sonucuna razı olmak mecburiyetinde kalırlar.

Elbette bu yöntemin de sakıncaları olabilir. Kusursuz bir uygulama bulunamaz. Diğer yöntemlerin uygulanacağı seçim çevreleri olabilir.

Benim görüşüm özellikle Aydın İlimiz içindir" şeklindeki son paylaşımı ise önümüzdeki yerel seçimlerde Topuklu Efe'nin karşısına çıkmak için gözünü ne kadar kararttığı ve yeterli cesareti topladığını ortaya koyuyor.

Bu saatten sonra “hayırlısı” diye temeni edip, hayırlısı olsun diye de dua edip yerel seçimler sonrası geride kalanlara başsağlığı diler ve şahsım adına varsa hakkımı helal edip bir Fatiha okurum artık.