Didim CHP’de büyük senaryo…

İnsan bazen yazdıklarının karşılığının toplumda karşılığı var mı diye merak etmiyor değil.

İmkân olsa sırf bu yüzden anket bile yapmak isteriz diye düşünürken birden bir olay oluyor ve anket şirketlerine gerek kalmadan merakınızı gideriyorsunuz.

Dün gazeteci Hasan Kadife ilçe ve şahıs ismi vermeden deniz ortasında alem yapan, içlerinde belediye başkanının da olduğu bir kısım mülki amirin haberini paylaştı.

Habere yapılan tahminlerin çoğunda bu skandala imza atanların Didim merkezli olması, böyle bir skandalın ancak Didim Belediye Başkanı’ndan bekleniyor olması adeta yazdıklarımızın doğruluğu ve şahısların toplumdaki karşılığı anketine cevap gibiydi.

Kendilerini istedikleri kadar dürüstlük timsali göstersinler, dürüst görünmediklerinin,

Kendilerini istedikleri kadar ahlâklı görsünler, ahlâklı bilinmediklerinin,

Kendilerini istedikleri kadar hakçı görsünler, hakçı değil rantçı göründüklerinin noter tespiti gibiydi.

Dikkat ederseniz, MÜFETTİŞ değil, NOTER tespiti dedik,

Çünkü bu güne kadar onlarca yolsuzluğu tespit eden müfettiş raporlarına rağmen hala o görevde oturuyor olmaları bizde ne müfettişlere, ne de o müfettişleri gönderenlere karşı güven duygusu bırakmadı.

* * *

Gelelim diğer bir konuya…

Hep dile getirdiğimiz konulardan birinin de Didim’in köpeksiz köy göründüğü için bazı aklı evvellerin değneksiz gezdiği.

İşte bu durumdan kendine pay çıkaran CHP Aydın İl Başkan Yardımcısı Okan Kılıç, kendince bir kariyer plânı yapmış. Okan Kılıç o kadar becerikli ki, kendine kariyer plânı yaparken yanında, yöresinde ki birkaç kişiyi de aradan çıkarmış.

DİDİM’DE DEV ANLAŞMALAR..

Seçim yaklaştıkça Didim’de CHP tabanının tasvip etmediği kirli pazarlık ve senaryolar ortaya çıkmaya başladı..

Senaryonun ana fikri “Asiye nasıl kurtulur?” filmi gibi,

“Kadıköylü Atabay nasıl kurtulur?” hesapları…

CHP İl Başkanı Ali Çankır da bu plâna okey demiş ve anlaşma sağlanmış..

Kamuoyunda konuşulan haberlere göre;

İl Başkanı Ali Çankır başta olmak üzere, CHP’nin mevcut il yöneticileri, İl Sekreteri Okan Kılıç, İl yöneticisi Serkan Doğan, Didim Cemevi Başkanı Hüseyin İlhan ve birkaç büyük müteahhit “Kadıköylüyü kurtarma planını” sahneye koymak için el sıkışmışlar…

İddialara göre,

CHP İl Sekreteri Okan Kılıç, önce CHP’den milletvekili adayı olmayı istiyormuş.

Hatta diyormuş ki; “Hüseyin Yıldız’dan milletvekili oluyorsa, ben de olurum..”

Bu düşüncesini yakın çevresi ve bazı gazetecilere de paylaşan Okan Kılıç, CHP İl Başkanı Ali Çankır ile anlaşma sağlamış ve Ali Çankır’ın milletvekili adaylığını desteklemesi karşılığında, İl Başkanı olacağının sözünü ve garantisini almış..

Ali Çankır’ın milletvekili adaylığı gündeme girince “milletvekili adayı” olma fikrinden çark eden Okan Kılıç, il başkanı olacağının hayallerini kurmaya başlamış.. Deniz Atabay’a da buna inandırmış..

Son günlerde Didim Belediyesi’ne ziyaretleri artan Okan Kılıç , Didim Belediye Başkanı Ahmet Deniz Atabay’ı sık sık ziyaret ederek, “Yaptığım kariyer planına göre CHP İl Başkanı Ali Çankır milletvekili olacak. Ben CHP İl Başkanı olacağım, İl Yöneticisi Serkan Doğan CHP Didim İlçe Başkanı olacak, sen de bizim adayımız olarak Belediye Başkanlığına devam edeceksin. Bu konuda Ali Çankır ile de anlaştık.. Benim İl Başkanlığım kesin. Ancak senin yeniden belediye başkanı olabilmen için dediklerimi yapacak, benim getirdiğim problemli projelerin imardan geçmesini sağlayacaksın..” mealinde ifadelerle posta koymaya başlamış. Okan Kılıç’ın, başkanın odasına çökme özgüveni de işte buradan geliyormuş.

Kadıköylü Atabay, Okan Kılıç’ın böylesi sözlerine öylesine inanmış ki.. kendini şimdiden yeniden belediye başkanı görüyormuş ve Okan Kılıç’a “Hayır” diyemiyormuş.

“Ali Çankır’dan sonra İl Başkanı benim ve Didim Belediye Başkan adayını da ben atayacağım” dediği konuşulan Okan Kılıç’a, Kadıköylü Atabay’ın taviz vermesi ve her dediğini yapması da bu yüzdenmiş. Ayrıca Ali Çankır ile yapılan büyük ve kutsal anlaşma sonucu CHP Didim ilçe başkanının da mevcut İl yöneticilerinde Serkan Doğan’ın olacağı konusunda uzlaşı sağlanmış..

Tam burada bu kutsal anlaşmayı yapan zevata bir sorumuz olacak…

Siz CHP tabanı ve Didimli yurtsever insanları kendi marabanız mı sandınız?

Hem de, Google arama motoruna “Didim Belediye Başkanı Atabay” yazdığınızda sadece utanç duyacağınız sonuçlar çıkacağı halde..

Otelini kiraya verdiği değerden daha düşük beyanda bulunan ve vergi kaçırdığı maliye belgeleri net ortada olan…

Oteline ait su borçlarını sildirdiği üç ayrı bilirkişi raporu ile tescillenen ve dosyası savcının önünde bulunan; davası açıldığı anda irtikap suçundan kesin açığa alınacağı belli olan..

Bildiğimiz mahalle bakkalından parke taşı faturası kestiren..

Önceden aldığı hizmet için sonradan ihale yaptığı kesinleşen ve bu yönüyle ihaleye fesat karıştıran…

Sırf egosu yüzünden Belediye işçisini ölüme gönderen, sonrasında ölen işçi kardeşimize iş güvenlik ekipmanı giydirmeye çalışan…

Didim tarihinin en çok kaçak yapısı yapılırken her ne hikmetse görmeyip kör olan…

Ahlâki yönleri hiç yazmıyorum, Didim’de bilmeyen yok zaten…

Belediye başkan yardımcıları, Devletin Mülkiye müfettişlerine boncuk boncuk terleyerek servetlerinin kaynağı konusunda hesap veremezken…

Ali Çankır Allah aşkına,

Didim’de tebdl-i kıyafet bir gez, yapı denetim firmasına veya bir müteahhide “burada işler nasıl dönüyor?” diye bir sor da ondan sonra kaç sakinleştirici alırsın dene de gör.

En son geçen ay içinde Sevinç Karataş’ın 150 milyonluk imar vurgununu bizim gündeme getirmemiz sonucu, İmar Komisyonu’nun “biz yarın öbür gün insan için nasıl çıkarız” diye ret ettiğini mi yazalım….

Doğru! Ranta geçit yok, ama bazılarına var… Öyle mi?

Karıştığı bar kavgasında bile, olayı protesto için dışarıdan gelen yüzlerce kişiye rağmen, bir tane belediye çalışanı belediye önündeki protestoya destek vermezken…

Bu kutsal ve büyük senaryoda bir araya gelen aktörleri kutluyoruz, senaryonun Kadıköylü Atabay’a da hayırlı olmasını diliyoruz…

Yalnız… CHP İl Başkanı Ali Çankır şimdiden Atabay’ı, partisine, namuslu, şerefli, yurtsever CHP tabanına nasıl yutturacak doğrusu çok merak ediyoruz. Bunun için de bir senaryo çalışması başlatması gerekmez mi?

Şunu unutmayın;

Kireç suyunu, ayran diye kakalamak zordur..

* * *

Okan Kılıç’a da soruyoruz.

Peki senin bu kariyer plânın kabul görmezse ne yapacaksın?

Daha önce DSP’ye geçtiğinde yaptığın gibi partinin otobüslerini mi taşlayacaksın?

Ya da Özlem Çerçioğlu’nun duvarlarına tırmanıp gariz küfürler mi edeceksin?

Ya da Memleket Partisi’ne geçip, mikrofondan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu için “Obama gelse ne yazar” diye mi bağıracaksın?!

Neyse, senin kariyer plânların bizden çok ilgililerini, bir de her seçim öncesi ortaya çıkan aday adayı fırsatçıları ilgilendirir.

5 yıl boyunca yapılan yanlışlara ses çıkarmayacaksın, muhalif yerel basınla bırak irtibatı, aynı mağazada bile karşılaşmaya korkacaksın, ondan sonra da yerel basında çıkan haberleri dosya yapıp genel merkez koridorlarında fink atacaksın.

Yok öyle yağma…

İl Sekreteri Okan Kılıç, Didim sokaklarını dolaşıp nasıl anlatacak bu desteğini şimdiden düşünmesi lazım. Bu iş ruhsat kesmek kadar kolay değildir bilesiniz..

Didim Cemevi Başkanı Hüseyin İlhan, bu senaryoda en çok da sen zorlanacaksın galiba..

“Eline, diline, beline hakim olmak nedir?” diye soran olursa o pirü pak, namuslu, şerefli, inançlı, köpeği bile haram lokma yemeyen canların yüzüne nasıl bakacaksın?

Ne demişler; 

Benzer kuşlar beraber uçar..

Uçun bakalım..

Yapıldığı iddia edilen bu büyük ve kutsal antlaşma ve büyük kurtarma senaryosu için, sizlere  başarılar dileriz.. Ancak; unutmayın bu film tutmazsa yapımcı yönetmen batar, siz de insan içine çıkamazsınız. CHP tabanını, Didimli yurtsever insanları sizin pembe hayallerinize, çıkar ilişkilerinize meze yapamazsınız.

Didimliler sizin marabanız değildir.

Kadıköylü Atabay’da ne kadar yönetimsel ahlâksızlık varsa, sizde de o kadar parti içi muhaliflik ahlâksızlığı var. Günü geldiğinde sizin de kirli çamaşırlarınızı pazara dökmek bize farz olacak.

Son söz olarak;

Biz her sabaha, adaletin tecelli etmesini, Devletin savcılarının “toplu tecavüz” zanlılarına, su hırsızlarına, rantçılara, iş cinayetine sebep olanlara karşı harekete geçmesini bekleyerek ve umarak uyanıyoruz…

Saygılarımla…

Okunma sayısı: 14.834