0.542. 537 86 70

Deli gömleği..

Bugün Türkiye’de, hukuk yok, adalet yok, bağımsız yargı yok, TBMM oyuncak olmuş, devlet “parti devleti”, devletin kurumlarının tamamı AKP’nin yan kuruluşları haline gelmiş. Muhalefet çaresiz ve yetersiz!

2020-05-29

Her yazıya “AKP Genel Başkanı” veya Erdoğan diye başlamaktan, inanın ben de bıktım! Ama ne yapabiliriz ki? 2002’den beri ülkedeki olumlu-olumsuz her olayın sorumlusu kendisi. Hele Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi denen ucubeden sonra, ülke yönetimi iyice zıvanadan çıktı.

Bugün Türkiye’de, hukuk yok, adalet yok, bağımsız yargı yok, TBMM oyuncak olmuş, devlet “parti devleti”, devletin kurumlarının tamamı AKP’nin yan kuruluşları haline gelmiş. Muhalefet çaresiz ve yetersiz!

Peki, ne yapacağız? AKP Genel Başkanının, ülkeye giydirmek istediği deli gömleğini kabullenecek miyiz?

Türk Milletini “Aptal” ve özür dileyerek yazıyorum, “Sağmal İnek” konumuna düşürüp, tebaa olarak gören ortaçağ kafasına boyun mu eğeceğiz?

Yoksa mevcut muhalefet partileri gibi muhalefetçilik oynayıp, AKP’nin kanunsuz işlerini meşrulaştıracak mıyız?

Başkalarının ne yapacağını, bugüne kadarki tutumlarından tahmin edebiliyoruz.

Bizler Çoban Ateşi Hareketi Gönüllüleri ne yapacağımızı çok iyi biliyoruz!

Ülkeye giydirilmek istenen deli gömleğini parçalamak, “Tek Adam” diktasına dayalı Cumhurbaşkanı Hükümet Sisteminin kalıcı olmasına karşı durmak, hukukun-özgürlüğün-adaletin-barışın-kuvvetler ayrılığının hakim olduğu laik demokratik Parlamenter Rejimi tekrar kurmak için direneceğiz…

Anayasalar, millet ile devlet arasında yapılan ve halkın onayı ile yürürlüğe giren birer sosyal mukaveledir. 18 yıllık AKP iktidarı sonunda Türk Milletinin,

Türk Devleti ile yeni bir mukavele yapması şart olmuştur.

Mümkün olan en geniş uzlaşma ile bunu gerçekleştireceğiz.

Değerli Okurlar;

Haksızlıklara, yolsuzluklara, dikta özentilerine karşı bütün yasal yolların tükendiği noktada, amacı “Kamu Vicdanına” çağrı olan sivil direniş, meşru bir araçtır.

Eleştirebilen, kendisinin ve çocuklarının geleceğini düşünen, helal kazancıyla, onuruyla özgür olarak yaşamak, insanların daha korkunç toplumsal felaketlerin önüne geçmek için yapacakları sivil direniş en son demokratik, meşru çaredir.

Bu direniş bireyin, kişisel çıkarlar - parti çıkarları - grup ve aile çıkarlarından bağımsız olarak yapılmalıdır. Her görüşten vatandaşımızın büyük çoğunluğunun kabul edebileceği (Anayasamızın ilk altı maddesi gibi), (Kişi hak ve özgürlüklerinin korunması gibi), (İnanç Özgürlüğü gibi) konular direniş nedeni olacaktır. Bu eylem, kişinin kendi vicdani hesaplaşmasının sonucu gelişen demokratik bir isyan türüdür.
Başka bir deyişle;
Sivil direniş, gündelik ilişkilerimizde bizi bir arada tutan ahlaki değerlerini (Haksızlıklara, hırsızlıklara, zulme karşı çıkmak, yalan söylememek, sahtekarlık yapmamak, sözümüzü tutmak, açıklık, şeffaflık, hesap vermek gibi) ülkenin politik gündemine taşıma çabasıdır.
Politik ve hukuki sorumluluğu üstlenerek kamu vicdanını uyarmak amacını taşıyan direnişler asla şiddet içermeyecektir ve sonuç alıncaya kadar sürdürülecektir.

Değerli Okurlar;

AKP Genel Başkanı, başka hiçbir ülkede uygulanmayan “65 yaş üstündeki vatandaşlarına” sokağa çıkma yasağı uyguluyor! Bizler, yani (+65) olanlar bu vatanın hafızasıyız. Sayımız yaklaşık 8 milyon.

Bizler, yakın yaşanmışlıkları, kimin nasıl zengin olduğunu, kimin İhvan elemanı, kimin FETÖ’cu, kimin bölücü olduğunu çok iyi biliyoruz. AKP, bizleri evlerde tutarak, toplumsal hafızayı çarpıtmak istiyor. Bu oyunu bizler bozacağız!

Tüm sivil direniş eylemlerimize, önce (+65)ler olarak bizler katılacağız. Gençlerimizin bu direnişlere katılmalarına izin vermeyeceğiz. Onlar ülke yönetmeye hazırlansınlar. Ülkemizin bu hale gelmesinde, bizlerin çok hatası var. Bizler kirlettik veya kirletilmesine engel olamadık, ama bizler mutlaka temizleyeceğiz…

Bir eylem anında, Soylu Süleyman’ın polisleri, babasının dostlarını, ana-babaları yaşındaki insanları coplasınlar, biber gazı sıksınlar.

Polisler, onları eğiten şimdi emekli olmuş öğretmenlerini coplasınlar.

Kanunsuz gücün, hukuksuz iktidarın, FETÖ’nun önünde eğilen Cumhuriyetin Savcıları, Yargıçları bizleri tutuklayıp hapse atsın. Vız gelir, tırıs gider.

T.C Devleti, mutlaka Atatürk Cumhuriyetinin kuruluş değerlerine dönecektir.

Ya dönecektir, ya dönecektir…

Sağlık ve başarı dileklerimle.. 29 Mayıs 2020

Bu yazı Rifat Serdaroğlu’nun sosyal medya hesabından alınmıştır..

Sepetim