Aydın’da kaldırım işgalleri…

Kent merkezinde bitmek tükenmek bilmeyen kaldırım işgalleri farklı boyutlara taşınmaya başladı. Bazı işletmelere kaldırımlar da yetmiyor, sokakları işgal ediyor. Caddelerde sık sık görülen kaldırım işgalleri ara sokaklara da taşındı.

Aydın Kent Merkrezi’nde bulunan kafelere ve lokantalara kaldırımlar da yetmiyor. Sokaklara da masa, sandalye yerleştirilerek yayalara yürüyecek alan bırakılmıyor.

Kafeler yapılmadan önce trafiğin rahatça işlediği sokaklarda adeta kaos yaşanıyor. Araçların kaldırımlara park etmesi yüzünden yaşanan mağduriyetlere kafeler de yenisini ekliyor. Birde işletmeler işgal yetmezmiş gibi sokağı saksılarla çevirerek yanına da araçlarını park edince yayalara yürüyecek yer kalmıyor.

* * *

Kapalı mekânlarda sigara içilmesi yasaklanınca, kısa bir sürede şehrin işlek cadde ve sokaklarındaki kaldırımlar, lokantacı ve kafeciler tarafından işgal edildi.

İmar iznine göre yeşil alan olarak düzenlenmesi gereken ön ve arka bahçelerin ticarileştirilmesi ayrı bir konu.. (Bu konuyu ayrıca ele alacağız..)

Sigara yasağıyla birlikte bunlara ilaveten kaldırımlarda tente ve ısıtıcılarla donatıldı. Bu alanlar sonra camekânlarla kapatıldı. Üç tarafı açık olması gereken sigara içilebilir yerlerin üstü ve her tarafı kapatıldı. Yine sigara içilemez hale geldi. Havalar soğuyunca, bu mekânlara elektrikli ısıtıcılar yerleştirildi. Lokanta ve kafelerin içi boşaldı, dışı doldu. Bu kez de sigara içilmesi için de halen işgal edilmemiş son kaldırım parçalarına ve hatta yolun üstüne “bir masa, iki sandalye” atılıyor.

* * *

Aydın’da havalar genellikle sıcak olduğu için hayat sokakta geçer. Sokakta alışveriş, sokakta oturma, sokakta yemek, sokakta sohbet bir hayat tarzıdır. Sokakta hayat vardır. İnsanlar evde sıkıldıkça sokağa çıkar, şöyle bir hava alır geri gelir. Sokak; insanı, insanla buluşturur. Sokak insanı sosyalleştirir. Sokağa açılmayan, hayata kapalıdır.

Aydın ekonomisinin yasaları, kamusal mekân rantlarının kişilere transfer edilmesini emreder. Sokakta, hareket; harekette bereket vardır. Bu sebeple kaldırım işgali ezelden beri, hem seyyar hem de sabit esnafın vazgeçilmez kazanç kapısıdır. Kiraların yüksek olduğu semtlerde, işgal öncelikle bina sahibi tarafından gerçekleştirilir. Bodrum katlarını dükkân haline dönüştürmek için kaldırıma el konur, zemin oyulur ve merdiven inşa edilir. “İmar izni” bakımından öncelikle Aydın Büyükşehir Belediyesi olmak üzere Efeler Belediyesi bu kaldırım yağmasının farkında değildirler ya da başkanların göz yumması sonucu işgal altındadır. İşlek bir sokakta ayakta durabilecek kadar bir mekânın getirisi (örneğin yağcılar içi köşe başlarındaki işletmeler), çoğu zaman bir dükkânın kirasından fazladır. Bu yüzden kaldırım işgalleri belediyeler ile işletmeler arasında mutlaka sözlü bir tapu senedine bağlanır. Bu “sözlü” senetlerin, sözlü muhafızları vardır. Kaldırımları işgal edenler bu muhafızlara, bir miktar yasal harç çoğu zaman bol haraç öder. Kaldırım işgalleri, her illegal rant bölüşümünde olduğu gibi mafyalaşmayı da beraberinde getirir.

Zaten kaldırımların çok az bir kısmı yayaların yürüyüşüne müsaitti. Son yerel seçimlerden sonra yayaların yürümesine imkân veren kaldırımların alanları daha da küçüldü. Bir yandan yaya kaldırımlarını otopark olmaktan kurtarmak için, kaldırımlar genişletilirken, yollar ise araba park etmeye imkân vermeyecek kadar daraltıldı. Kaldırımların genişlediğini gören “kaldırım hırsızları” da derhal işgalini genişletti. Yaya trafiği de ister istemez sokağa kaydı. Bu kez araçlar sokaktan geçemez oldu. İşlek olması gereken yollarda dahi trafik iyice yavaşladı. Kişisel menfaatler arttı, kamu yararları azaldı.
Kamu yararı, bireysel yararların toplamı değildir. Dolayısıyla, bireysel yararların artması mutlaka kamu yararını arttırmaz. Ama kamu yararının artması, mutlaka bireysel yararı arttırır. Çünkü kamu yararı, kamuyu teşkil eden bireylerin teker teker değil ama hepsini kapsayan halkın yararıdır.

Kamusal denetimin amacı; toplumu, bireyden korumaktır.

KALDIRIM VE YOL İŞGALİ HAK İHLALİDİR…

Bilindiği gibi, günümüzde şehirlerin en büyük sorunlarından biri de kaldırım ve yol işgalleridir. Günlük yaşamı olumsuz etkileyen bu sorun, Aydın’da da uzun zamandan beri yaşanmakta ve insanlarımızı zor durumda bırakmaktadır.

Kaldırım ve yol işgalleri, şehrimizin görünümünü bozduğu gibi yaya ve araç trafiğini de olumsuz etkileyerek, insanlarımızın can ve mal güvenliğini tehlikeye atmaktadır.

Bilinçsiz ve kontrolsüz şehirleşmenin ortaya çıkardığı bu sorun, Aydın’ın yerel basınında yer almadığı ve gündeme dahi getirilmediği için “Meydan, sokak ve kaldırım işgalleri” bugüne kadar ciddi bir çözüme ulaştırılamadı.

Kaldırım ve yollar, şehirlerin uygarlık seviyesinin göstergesi aynasıdır.

İnsan onuruna yakışan, sağlıklı, temiz, modern, düzenli ve güvenli bir ortamda yaşamak her vatandaşımızın hakkıdır. Birlikte yaşamanın getirdiği kurallar manzumesi de bu hakkı korumak ve sürekliliğini sağlamaktır. Bu anlamda yapılacak her türlü ihlal, toplumda huzursuzluk ve hukuksuzluğa sebep olmaktadır.

Hem araç hem de yaya trafiğini olumsuz etkileyen, kısıtlayan ve aksatan kaldırım ve yol işgallerinin, aynı zamanda bir hak ihlali olduğunu da artık bilmemiz ve anlamamız gerekiyor.

Gerek esnafımızın gerekse ve sair unsurların sebep olduğu kaldırım ve yol işgallerinden sürücülerin kuralsız ve bilinçsiz araç parkına kadar vatandaşlarımızın hakkını gasp eden her türlü hak ihlali bir an önce sona erdirilmelidir. Zaten sorunlu olan cadde, sokak ve yollarımızın bir de bu şekilde işgale maruz kalması vatandaşlarımız arasında istenmeyen tartışmalara da sebep olmaktadır.

Bu ihlal nedeniyle hareket kabiliyeti düşük olan yaşlılarımızın, hastalarımızın ve çocuklu bayanlarımızın yaya kaldırımını kullanmaları zorlaşıyor ve trafik güvenliğini de yaya güvenliğini de tehdit eder hale geliyor. Normal insanların bile yürümekte zorlandığı kaldırım ve yollarımızda engelli insanlarımızın yürümesi daha da güç hale geliyor.

Bu konuyu daha önce de dile getirmemize rağmen bugüne kadar herhangi bir somut adım atılmadığını görüyoruz.

Gerek Aydın Büyükşehir Belediyesi Zabıta Daire Başkanı Hakan Genç, gerekse Efeler Belediye Başkanı M. Fatih Atay’ın işgaller konusunda üç maymunları oynaması, tavizkâr tutum içinde olmaları sorunun her geçen gün daha da büyümesine neden oluyor.

İşgaller konusunda zabıtalarını denetime çıkarmayan yetkililer yaya trafiğine ayrılmış olan kaldırımların kimliğini bozacak, yayaların geçişine izin vermeyecek şekilde işgal edilmiş olmasına, yayaların rahat bir şekilde yürümesinin engellenmesine duyarsız kalmaları üzüntü vericidir ve Aydın’ın güzel insanlarına hem yakışır bir tablo değildir hem de hakarettir.

Sonuç olarak,

Kaldırım işgalleri kentin görünümünü bozmaktadır. Aydın şehrine yakışmayan bu kötü tabloya bir son vermek görevi Aydın Büyükşehir Belediyesi Zabıta Daire Başkanlığı ile Efeler Belediyesi’ne aittir.

Yol, meydan, tretuvar vb. yerleri herhangi bir şeyle kapatmak, gelip geçmeye zorluk vermek ve işgalde bulunmak “Kabahatlar Kanunu”na göre suçtur. Meydan, cadde, sokak veya yayaların gelip geçtiği kaldırımlar işgal edilemez.

Sonuçta esnaflarımız da kentimizin en önemli değerlerindendir. Bizler de bu şehirde kazandığımızı yine bu şehirde harcayan insanlarız. Hepimiz esnaflarımızdan alışveriş yapıyor, hepimiz bu şehirde yaşıyor, kazanıyor, bu şehirde harcıyoruz. O nedenle yetkililer kırmadan, dökmeden, incitmeden diyalog içerisinde bu sorunu çözmelidir.

Bu şehir hepimizindir. Amacımız hiç kimseyi mağdur etmek, hiç kimseyi yok saymak değildir.

Hani, “Bu şehri beraber yöneteceğiz, beraber idare edeceğiz” diyorduk ya yetkililerimizden gerekli denetim, uyarı ve yaptırımların kararlı bir şekilde bir an önce hayata geçirilmesini bekliyoruz.

* * *

OKUYUCU YORUMLARINDAN BAZILARI

İşgaller hakkında kaleme aldığımız yazıya yapılan bazı yorumlar..

* * *

Evet malesef cocuk parkının içine kadar girmiş masa sandalyeler, yoldan arabayla geçilmez olmuş, belediyeler bunlara önlem almalı…

***

Bunların hiç bir şeyi gördüğü yok. Şehir, caddeler, sokaklar, sevgi yolları kafe barlarla, lokantalarla, dönercilerle masalar sandalyeler her yer işgal olmuş. Belediye nerede? Denetim var mı? Yakında yürüyecek yer bulamayacağız

* * *

Belediyelerin görevi görmemezlikten mi gelmek? Yoksa yasalarımı uygulamak? Yağcılar içinde Kö…. Aperatif kaldırımı geçtik yolu bile işgal etmiş. Bir kaç defa zabıtaya söyledik. Gücümüz yetmedi diyorlar. Demek ki gücü yukarılardan...

* * *

Kent meydanı yakında kafelerin masa sandalyesiyle dolarsa şaşırmayın. Ben Atatürk Büstünün oraya kadar bekliyorum, az kaldı zaten. Yağcılar içi de çiçek pasajına dönmeye yakındır.

* * *

Bir çocuk simit satsa onu yaka paça gözaltına alırlar burası Aydın ve…

* * *

Yağcılar çarşısı adına uygun hale getiriliyor. Tarihi çeşme önündeki büfe yakında yolu kapatılabilir, bu güne şükretmek lazım. Sahi çeşmeyi geçen dönem neden restore etmişlerdi? Yazın için teşekkürler Yalçın bey..

* * *

Bir de motosiklet, bisiklet terörü var.

* * *

Rahatsız oluyoruz. Lütfen bunları kaldırınız görüntü kitliliği oluşturuyor Aydına yakışmıyor…

* * *

Asıl Yağcılar içi ve civarı sokaklar?

* * *

Aydın Şafak, Bulvar ve Kurtuluş Mahallesi sokak girişlerini de ele alırsanız memnun oluruz

* * *

Mimar Sinan kontrol dışı bu konuda..

* * *

Bütünü ile hukuksuz ve insanların ortak yaşam ve kullanım alanları olan kent meydanı, kent meydanı bağlantısı olan yol ve kaldırımları açıkça işgal etmiş olanlara karşı sessiz kalan bütün kurumlar bizim insanca yaşam hakkımızın elimizden alınmasına neden oluyorlar. Bu işgale dur demek kentine sahip çıkmak isteyen her insanın insan olma sorumluluğudur.

* * *
Yollarda, kaldırımlarda yürüme hakkımızı elimizden aldılar..

* * *

İşgal altında olmayan kamu alanını gösterir misiniz?

* * *

Yalçın, sen bir de Efekent Cumartesi pazarını gör... Tezgahlar yola öylesine yakın ki karşılıklı olarak iki kişi geçemiyor. Adımız Büyükşehir, ama..

* * *

Aydın'da kaldırımlar Restorant ve kafelerin halka açık bahçeleri oldu, pide yiyenlerin arasından geçmişliğim çoktur.

* * *

Aydın Batı Gazi Bulvarında Otel Orhan'ın karşısında 1-1,5 aydır faaliyet gösteren CAN-Pİ PİLİÇ işyeri öğle saatlerinde mangal yakarak tüm mahalle, cadde ve arka sokaklarını kokutuyor. Ev ve işyerlerini kapıdan ve pencereden giren yoğun yağ kokusu kaplıyor. Defalarca Efeler ve Büyük Şehir zabıtayı aradık bir çözüm bulamadık. Efeler Belediyesine e-imza ile yazılı yakınmada bulunduk hala çözüm yok. Kokmaya devam ediyoruz...

* * *

Ağzına sağlık abi böyle bir rezillik görülmüş deyil, herkes “avanta alıyorlar” diye konuşuyor. Zabıtalar görmüyor mu? Demek ki cukka olayı…

* * *

Çok doğru bir tesbit. Başkan Atay’ın biraz çat kapı yaya dolaşması gerekir. Zabıtaya bilgi vermeden…

* * *

Yıllardır dile getiriyoruz düşman oluyoruz, hedef gösteriliyoruz. Yağcılar içi mi, bankalar sokağı mı dersin, bankalar sokağında 2 veya 3 ara sokak tamamen yayalara kapatılmış olup, kişisel kullanıma tahsis edilmiştir. Kimseden tık yok, altı üstü kapatılmıştır. Ayakkabıcılar çarşısı da aynı. Gazi Bulvarından bazı yerlerde kaldırımdan inip karayolundan gidilmekte. Kısaca yaya mefhumu yok..

* * *

Kanunen yasaktır veya serbesttir bilemem fakat işgaliyeye, esnaflara belirli bir sınır çerçevesinde belki izin verilebilir ama ne sınır var ne de çerçeve, her yer dolmuş.. Belediye başkanları bilerek yada bilmeyerek görmüyorsa duymuyorsa, onca belediye meclis üyeleri, ne iş yapar ki? Niye gündeme getirmiyorlar?